Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

Vergi İndirimi (İadesi) Uygulamasında Kabul Edilen Belgeler ve Harcamaların Geçerli Olabilmesi İçin Şartlar

Vergi İndirimi İadesi

Doç.Dr.Özgür BİYAN
Öğretim Üyesi
ozgurbiyan@hotmail.com

  1. GİRİŞDEN EVVEL: BU NE PERHİZ BU NE LAHANA TURŞUSU

Yazımızın konusuna girmeden evvel vergi iadesi ile ilgili ilginç bir noktayı tekrarlamakta fayda görmekteyiz[i]. Bilindiği üzere vergi idaresi kamuoyuna çeşitli araçlarla duyurular yaparak vergi iadesinin bu sene son kez uygulanacağını dile getirmiş bulunmaktadır. Konu ile ilgili uzmanlar da çeşitli defalar aynı noktayı yazılarında vurgulamışlardır.

Ancak 20.12.2006 tarihli ve 26382 sayılı Resmi Gazete’de yer alan 259 Seri No’lu  GVK Genel Tebliğinin (1.10.) “Ücretlilerde Vergi İndirimi Uygulamasında Esas Alınan Tarife” başlıklı bölümünde 2007 takvim yılı harcamalarına uygulanmak üzere ücretlilerde vergi indirimi uygulamasında esas alınan yeni bir tarifeye yer verilmiş bulunmaktadır.

Kafaları karıştıran bu durum vergi idaresinin duyarsızlığının ve kararsızlığının belirtisi olduğu gibi gelecek sene uygulamanın devam edip etmeyeceğinin de açık olmadığını ortaya koyması açısından düşündürücüdür. O yüzden alışverişler sonucunda alınan fişleri saklamaya devam etmekte fayda bulunmaktadır. Ta ki açık bir şekilde vergi iadesinin kaldırıldığını düzenleyen bir kanun yürürlüğe girene kadar.

2006 yılı için son kez uygulanması öngörülen vergi indirimi (iadesi) uygulamasından yararlanabilmenin temel koşullarından biri de yapılan harcamaların kanuni düzenlemeler çerçevesinde tespit edilen belgelerden olması ve gereken şartları taşımasıdır. Konunun önemine binaen bu çalışmada ücretlilerde vergi indirimi uygulamasında ücretlilerin ve işverenlerin yapması gerekenler ortaya konulmaya çalışılarak uygulamacılara katkıda bulunulmaya gayret edilecektir.

  1. VERGİ İNDİRİMİNE KONU OLAN HARCAMA BELGELERİ

Gerçek usulde vergiye tabi ücretliler vergi indirimine konu olan harcamalarını gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinden alacakları;

– Fatura,

– Serbest meslek makbuzu,

– Perakende satış fişi ve

– Ödeme kaydedici cihaza ait satış (yazar kasa) fişi ile belgelendirilmeleri gerekir.

Perakende satış fişi ve yazar kasa fişlerinin 2006 takvim yılı için geçerli tutarı 520.000.000 liradır. Bu tutarı aşan harcamalar için, fatura düzenlenmesi gerekmektedir. Dolayısıyla, ücretlilerin bu tutarı aşan harcamalar için almış oldukları yazar kasa fişleri geçersiz olacağından, vergi indiriminde kullanılmaması gerekir.

Öte yandan, 243 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği[ii] ile bankaların, döviz alım-satım işlemleri ile menkul kıymetler borsasında aracı kurum sıfatıyla müşterileri adına yaptıkları menkul kıymet alım satımları hariç olmak üzere, yaptıkları bütün hizmetler veya satışlar dolayısıyla lehlerine tahakkuk edecek tutarları düzenleyecekleri dekontlarla belgeleyecekleri hususunda açıklamalarda bulunulmuştur.

Buna göre, bankaların yaptıkları hizmet ve satış işlemlerine ilişkin olarak, lehlerine tahakkuk edecek tutarları fatura yerine geçen dekont düzenlemek suretiyle belgelendirmeleri halinde, bu belgeler vergi indirimi uygulamasında dikkate alınabilecektir.

İşverenler ve vergi sorumluları vergi indirimine konu mal ve hizmet alımlarına ait belgeleri ve indirime ilişkin her türlü belgeleri iadenin yapıldığı yıldan başlayarak 5 yıl süreyle saklamak ve talep halinde yetkililere ibraz etmek zorundadırlar.

  1. İnternet Ortamında Yapılan Ödemelerin Vergi İndirimine Konu Olan Harcama Belgeleri Kapsamında Sayılıp Sayılmayacağı

Günümüzde teknolojinin her geçen gün gelişmesi nedeniyle, yeni iletişim araçlarına gerek duyulmaktadır. Bu nedenle, yeni iletişim araçlarından; günümüzde ücretliler tarafından prim ve katkı paylarının ödenmesi aşağıda belirtilen yollarla yapılmaktadır.

– Direk sigorta şirketine (fatura veya makbuz karşılığında),

– Bankalar vasıtasıyla (banka dekontu karşılığında),

– Posta çeki vasıtasıyla (posta alındısı karşılığında),

– Bilgisayarda internet ortamında interaktif hesap yoluyla (bilgisayar çıktısı karşılığında),

– Bankaların otomatik para çekme makineleri (ATM) vasıtasıyla (Bankamatik makbuzu karşılığında),

– Kredi kartı ile sigorta şirketine veya bankaya otomatik ödeme talimatı vermek suretiyle (Kredi kartı ekstresi).

Yukarıda belirtilen ödemeler karşılığında; fatura, makbuz, banka dekontu, posta havale alındısı, hesap ekstresi, kredi kartı ekstresi, bankamatik makbuzu ve bilgisayar alındısı gibi belgeler alınmakta ve alınan bu belgeler ücretli tarafından işverene ibraz edilmektedir. Söz konusu ödeme yollarıyla yapılan; kira ödemeleri, şahıs sigorta primleri ile bireysel emeklilik sisteminde ödenen katkı paylarının, vergi mevzuatı ve Vergi Usul Kanunu açısından geçerli belgeler kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği konusunda tereddütler olmaktadır[iii].

Vergi indirimine konu harcama belgelerinin yanında, internet ortamında kira ödemesi yapılması ve para transferini yapan bankaların göndermiş olduğu banka dekontunun da vergi indirimine konu harcama belgesi olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Ancak, banka dekontunda yer alan bilgileri (kime, ne için, ne kadar yatırıldığı, dönemi vb.) ihtiva etmeyen ve internet üstünden yapılan kira ödemelerine ilişkin bilgisayar dökümlerinin, tevsik edici belge olarak kullanılması mümkün olmayacaktır.

  1. Ücretsiz İzin, Rapor, İşten Ayrılma ve Benzeri Sebepler Nedeniyle Çalışılmayan Dönemlere İlişkin Harcama Belgeleri

Vergi idaresi özel gider indirimi uygulamasının yürürlükte olduğu dönemlerde uzunca bir süre, ücretlinin yıl içinde çalıştığı döneme ait harcamaların eski şekliyle özel gider indiriminde (yeni hali ile vergi indirimi) kullanılabileceği yönünde görüşler vermiş ancak bu görüşünden daha sonra vazgeçmiş ve ücretsiz izinde bulunan personelin, ücretsiz izinde bulunduğu dönemde yaptığı harcamalarla ilgili olarak vermiş olduğu bir görüşünde “ücret gelirinin elde edildiği tarihle ilişkilendirilmeksizin, ücret gelirinin elde edildiği takvim yılı içinde yapılan ve özel gider indirimi kapsamına giren harcamalar karşılığı alınan belgeler, özel gider indirimi uygulamasında dikkate alınabilecektir” şeklinde görüş vermiştir. (MB, 08.01.2002 tarih ve 910 sayılı özelgesi)

Daha sonra vergi indirimi uygulaması ile ilgili olarak yayımlanan 255 Seri No’lu Genel Tebliğin 5.bölümünde ise bu yönde düzenleme yapılmıştır. Buna göre, üzerinden vergi indirimi hesaplanacak harcama tutarı, ücretlinin vergi indirimine konu harcamalarının yapıldığı yıla ilişkin ücret matrahının toplamını aşamayacaktır. Ücret gelirinin elde edildiği takvim yılına ilişkin vergi indirimi kapsamına giren harcamalar, ücret gelirinin elde edildiği dönemle ilişkilendirilmeksizin vergi indirimi uygulamasında dikkate alınacaktır. Bu kapsamda, yıl içinde yeni işe giren, işten ayrılan, emekli olan, ücretsiz izne ayrılan kişilere ait harcama belgelerinin çalışan dönemle sınırlı olmaksızın kabul edilmesi gerekmektedir.

Bir harcama belgesinde birden fazla harcama çeşidinin yer alması halinde, vergi indirimine konu olmayan harcamalar belge toplamından düşülerek, kalan kısım vergi indirimine konu harcama tutarı olarak tespit edilecektir.

Ayrıca, aynı harcama belgesinde vergi indirimine konu olan birden fazla harcama çeşidinin olması halinde ise, bu belge, vergi indirimine ait zarfın (Vergi İndirimine Ait Bildirimin) ön yüzdeki (Vergi İndirimi Hesaplama Tablosu) harcama grubunda miktarı yüksek olan harcama belgesi grubuna dâhil edilecektir.

  1. Harcamaların Türkiye’de Yapılış Olması ve Gelir ve Kurumlar Vergisine Tabi Olan Mükelleflerden Alınan Belgelerle Tevsik Edilmesi

Harcamaların vergi indirimine konu olabilmesi için; Türkiye’de yapılması ve gelir veya kurumlar vergisine tabi olan mükelleflerden alınan belgelerle tevsik edilmesi şarttır. Diğer deyişle yapılan harcamalar uygulama kapsamına girmekle beraber, bu harcamaların Türkiye’de yapılmaması veya Türkiye’de yapılmakla beraber alınan belgelerin, gelir veya kurumlar vergisine tabi olmayan mükelleflerden alınması halinde, söz konusu harcamalar vergi indirimine tabi olmayacaktır. Bu durumda, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde yapılan harcamalar da dâhil olmak üzere, Türkiye Cumhuriyeti sınırları dışında yapılan harcamalar vergi indirimine konu olmayacaktır.

Yurt dışında, Türkiye gümrüklerindeki free-shoplar da yapılan harcamalar, Türkiye’den yurt dışına sipariş vermek suretiyle posta vs. şeklinde yapılan alışverişler de vergi indiriminden yararlanamayacaktır[iv].

Öte yandan, tüzel kişilikleri itibariyle kurumlar vergisi mükellefi olmayan dernek ve vakıfların, kurumlar vergisi mükellefi olan iktisadi işletmelerinden alınan belgeler vergi indirimine konu olabilmektedir. Genel, katma ve özel bütçeli kurumlardan yapılan eğitim, sağlık ve gıda harcamaları ise bu kapsamda değerlendirilmeyecek ve bu harcamalar vergi indirimine konu edilmeyecektir. Mal ve hizmetlerin alındığı gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin kazancının, kısmen veya tamamen vergiden istisna edilmiş olmasının vergi indirimi uygulamasına etkisi yoktur. Dolayısıyla, bu mükelleflerden yapılan mal ve hizmet alımlarına ilişkin harcamalar vergi indirimine konu olacaktır[v].

Yapılan harcamaların ücretlinin kendisi, eşi ve çocukları tarafından yapılması ve satın alınan mal ve hizmetlerin bunlar tarafından tüketilmesi gerekmektedir. Daha önceki bölümlerde de belirttiğimiz gibi, ücretlinin geliri ile uygun olmayan veya bunlar tarafından tüketilmeyen mal ve hizmetler vergi indirimine konu teşkil etmeyecektir.

Eş ifadesi, Medeni Kanuna göre aralarında evlilik bağı bulunmuş olan kadın ve erkekten her biridir. Vergi indirimi uygulamasında esas alınan “çocuk” tabirinden ise; 18 yaşını doldurmamış olan ya da 18 yaşını doldurmuş olmakla birlikte yüksek öğretimine devam eden 25 yaşını aşmayan ve ücretliyle birlikte oturan (gelir vergisine tabi geliri olmayan nafaka verilmek suretiyle bakılan, evlat edinilenler ile  anne ve babasını kaybetmiş torunlardan ücretli ile birlikte oturan dâhil) kişilerin anlaşılması gerekmektedir.

Çocuklar için yapılan vergi indirimine konu olan harcamalara ilişkin belgelerin, gerek çocuk adına düzenlenmesi gerekse bu çocuğa ait harcamaların, babası veya annesi adına düzenlenmesi harcamanın dikkate alınmasında herhangi bir etkiye sahip değildir.

Söz konusu uygulamadan yararlanabilmek için yapılacak harcamaların kanuni düzenleme kapsamındaki eğitim, sağlık, gıda, giyim ve kira giderleri kapsamında olması gerekir.

  1. Harcamaların Gerçek Durumu Yansıtması, Perakende Tüketimi Amaçlaması ve Ücretlinin Ücreti ile Mütenasip Olması ve Harcama Belgelerinin Ücretlilerin Çalışılan Sürelerine Ait Olması

Harcamaların perakende tüketime uygun olması ve ücretlinin ihtiyaçları ile orantılı olması gerekmektedir. Örneğin, bir kalemde alınmış 400 kg ıspanak faturasının ücretlinin geliri ve yaşamı ile ilgisinin hayatın olağan akış kuralları içerisinde savunulması mümkün değildir[vi].

[i] Konu ile ilgili bkz. Şükrü KIZILOT, “Ücretlilere 2007 yılı şakası mı?”, Hürriyet, 24.12.2006.

[ii] 20.12.2001 tarih ve 24616 sayılı Resmi Gazete.

[iii] Ramazan CENK; “İnternet Ortamında Yapılan Ödemelerin  Vergi Mevzuatı  Açısından Geçerli  Belge Olarak  Kabul Edilip Edilmeyeceği”, E-Yaklaşım, Şubat  2004, Sayı: 7

[iv] Mustafa AKIL-Abbas ÇOŞAR- Halil KIRLI, Özel Gider İndirimi Uygulaması ve Gayrimenkul Sermaye İratlarında Beyan, Vergi Sorunları Dergisi (EK), Ocak 2000, s. 13

[v] Cevdet Okan BAHAR; Ücret Gelirlerinin Vergilendirilmesi, Yaklaşım Yayıncılık, Ekim, 2005, s. 140.

[vi] A. Bumin DOĞRUSÖZ; “Ücretlilerde Vergi İndirimine Konu Harcamalar”, Dünya, 20.12.2004.

Exit mobile version