Ali Hepşen
İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Finans Anabilim Dalı
Öğretim Üyesi alihepsen@yahoo.com
Özellikle 2004-2006 yılları arasında yurt dışı kaynaklı dövizin bolluğu, Türk Lirası’nın değer kazanmasına enflasyonun düşmesine ve konut kredilerinin faiz oranlarında da azalmalara sebep oldu. Bu dönem içerisinde konut yatırımları hız kazandı ve adeta maketler üzerinden konutlar satılır hale geldi. Ancak özellikle 2008 yılının başından itibaren ABD kaynaklı konut krizi ve bunun mali sektöre hasar vermesi sonucunda enflasyonda ve konut kredisi faiz oranlarında artışlar gözlemlendi. Yaşanan bu durumun bir sonucu olarak, konut yatırımlarının eski cazibesinde olmadığını söylemek mümkün. Ancak yaşanılan bu durumun sadece ülkemize özgü olmadığını ve dünya genelinde konut sektöründe daralma ve yavaşlamanın olduğunu söylenebilir.
Reuters (San Diego)’ten Mike Blake’in haberi ABD’de konut sektöründeki yavaşlamanın boyutlarını ve durumun vahametini açıklar nitelikte: “Slow Home Sales; Buy One, Get One in San Diego”; Konut sektöründe bir alana bir bedava kampanyası…
Blake haberinde, Güney Kaliforniya (San Diego)’da, konut sektöründe fiyatların geçen yıla kıyasla Nisan ayı içerisinde yüzde 18 oranında değer kaybetmesinin emlak satışlarını zora soktuğunu ifade ederek, konut üreticilerinin potansiyel alıcıları bir alana, bir bedava kampanyaları ile etkilemek istediklerini ve bu sayede sektörü ayakta tutmaya çalıştıklarını belirtiyor. Michael Crews Development adlı şirketin yöneticisi Dawn Berry, müşterilerin, San Pasqual Vadisi’ndeki 1.6 milyon $’lık evlerden alması halinde, Escondido semtinde 400 bin $ değerindeki evlerden vermeyi vaat ediyor. Şu aşamada lüks konut sınıfında başlatılan bu uygulamanın yakında orta ve alt gelir grubuna da yansırsa şaşmamak gerekiyor açıkçası. Belki de bir gün Sarıyer’den villa alana, Beylikdüzü’nden ev verirler…