Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

Kapanış Tasdiki

Rüknettin Kumkale

Yeminli Mali Müşavir

KAPANIŞ TASDİKİ

Yeni yılın ilk ayında hesap dönemi takvim yılı olan mükelleflerin geçen yıl kullanmış oldukları Yevmiye Defterlerinin kapanış tasdikini yaptırmaları gereğini hatırlatmak istedik.

Özel hesap dönemine sahip mükellefler ise, biten hesap döneminden sonraki ay içinde yevmiye defterlerinin, gene biten hesap döneminden sonraki üç ay içinde ise envanter defterlerinin kapanış tasdikini yaptırmak zorundadırlar.

Türk Ticaret Kanunu’na göre Yevmiye defteri ile envanter defteri’nin kapanış tasdiklerinin yaptırılması zorunluluğu bulunmaktadır. Kapanış tasdikinin yaptırılmaması ise bazı müeyyidelere bağlanmış bulunmakta.

Herhangi bir davada mahkemeler defterlerin incelenmesini istediği takdirde, bunların açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yaptırılmış olup olmadığının belirtilmesini istemektedirler.

Bu açıdan yeni yılın ilk ayı bitmeden geçen yılın Yevmiye Defterlerinin, üçüncü ay bitmeden Envanter defterinin kaşanış tasdiklerinin yaptırılmasının unutulmaması gerekmektedir.

  1. Kapanış Tasdiki Zorunluluğu

Kapanış tasdikine tabi defterler, yevmiye defterleri ve envanter defterlerinden ibarettir. Defter-i kebir için kapanış tasdiki mecburiyeti getirilmemiştir. (Türk Ticaret Kanunu tasarısında Defter – i  Kebir’e kapanış tasdiki getirilmektedir. ) Türk Ticaret Yasasının 70. maddesinin son fıkrasına göre yevmiye defterinin yeni senenin en geç Ocak ayı sonuna kadar notere ibraz edilip son kaydın altına noterce (görülmüştür) sözü yazılarak mühür ve imza ile tasdik ettirilmesi gerekmektedir.

Türk Ticaret Yasasının 72. maddesinde de envanter defteri ile ilgili hükümlere yer verilmiş olup ayrıca noter tarafından yapılacak muameleler hakkında Yevmiye Defterinin konu edildiği 70. maddeye atıf yapılmıştır. Envanter defterinin iş yılı bitiminden itibaren geçen üç ayın sonuna kadar kapatılması ve kapanış tasdikinin yapılması gerekmektedir.

Maliye Bakanlığı Özelgesi

Tarih:   28.06.2000

Sayı:     B.07.0.GEL.0.29/2908-183-3441/31229

Ciltli kanuni defterlerine usulüne uygun olarak tasdik ettirdikten sonra, kayıtlarını manuel veya bilgisayarlarla yapan mükelleflerin kullandıkları ciltli defterlerin sayfaları dönem içinde bitmemesine karşın kayıt usullerini değiştirmek amacıyla yeni defter kullanmak istemeleri halinde, kullandıkları ciltli defterlerin son sayfalarının Türk Ticaret Kanununun ve Noterlik Kanunu uyarınca kapanış onaylama usulü çerçevesinde notere tasdik ettirmek suretiyle kapatılmasının sağlanmasını müteakiben yeni defterlerin müteharrik yapraklı olarak kullanılması mümkündür.

2. Kapanış Tasdiki Yaptırılmamasının Sonuçları

2.1. Türk Ticaret Kanunu’na Göre Delil Olma Olanağının Bulunmaması

Türk Ticaret Yasasının:

Kati Delil Başlıklı 82. Maddesi;

Ticari işlerden dolayı tacir sıfatını haiz olan kimseler arasında çıkan ihtilaflarda ticari defterler aşağıdaki maddelerde gösterilen şartlar dairesinde delil olarak kabul olunur.

Tasdike tabi olmayan defterler ancak 69 uncu madde gereğince tasdike tabi  olup da tasdik edilmiş olan ilgili defterlerle birlikte delil olarak kabul olunur.

Bir tacirin tuttuğu bütün defterlerin birbirini teyit etmesi şarttır; aksi takdirde defterler delil olmaktan çıkar.

Sahibinin lehinde başlıklı 85. Maddesi ;

Kanuna uygun bir surette tutulan ve birbirini teyit eden ticari  defterlerin münderecatı sahibi lehine delil ittihaz olunur; şu kadar ki hasım tarafın keza kanuna uygun surette tutulmuş olan ve birbirlerini teyideden defterleri buna aykırı olur veya bu hususta hiçbir kaydı havi bulunmazsa yahut  iddianın dayandığı kaydın aksi, vesika veya diğer muteber delillerle ispat edilirse sözü geçen kaydın ispat kuvveti kalmaz.

Diğer Tarafın Aleyhine başlıklı 86. Maddesi ;

Taraflardan birinin defterleri kanuna uygun olup da diğerininki  olmaz veya hiç defteri bulunmaz yahut ibraz etmek istemezse;defterleri muntazam olan tacirin birbirini teyit eden defterlerindeki kayıtlar, diğeri aleyhinde delil olur. Hasım taraf, aleyhinde delil ittihaz olunan kaydın aksini muteber delillerle ispat edebilir.

Hükümleri ihtiva etmektedir.

Bu maddeler tacirlerin tutmakta oldukları defterlerin kendi lehlerine delil olarak kullanılması ile ilgili hükümlere yer vermiş bulunmaktadır. Ancak bu hükümlere göre defterlerin, tacirlerin kendi lehlerinde delil olabilmesi için Yasaya uygun olarak tutulması zorunluluğu bulunmaktadır. Defterlerin Yasaya uygun olarak tutulması tabirinin içinde defterlerin yasalarda gösterildiği şekilde düzgün tutulmasının yanında açılış ve kapanış tasdiklerinin de yasalarda gösterildiği şekilde yapılmış olması gereği de bulunmaktadır. Bu nedenle tasdike tabi defterlerin kapanış tasdikinin yapılmaması halinde bu defterlerin tacirlerin kendi lehlerinde delil olarak kullanılabilmesine olanak bulunmamaktadır.

Türk Ticaret Yasasının 68. maddesinin son fıkrası, tacirlerin saklamakla mükellef oldukları defterleri, yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi afetler sebebiyle kaybetmeleri halinde tacirin bu durumu öğrenmesinden itibaren 15 gün içinde mahkemeden zayi belgesi alabilmesine olanak sağlayıcı hükümler ifade etmektedir. Ancak Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 20.11.1992 Tarih ve esas: 1991/3729, Karar: 1992/10671 Sayılı Kararı gereğince ticari defterlerini onaylatmayan tacirlerin Türk Ticaret Yasasının 68/4 maddesinde sözü edilen zayi belgesini alma imkânları bulunmamaktadır. Türk Ticaret Yasası hükümlerine göre tasdik mecburiyeti açılış ve kapanış tasdiklerini kapsadığından kapanış tasdiki bulunmayan defterler içinde zayi belgesi alma olanağı bulunmamaktadır.

Türk Ticaret Yasasının 67. maddesinin 3 ve 4. bentlerinde defterlerin tutulması ile ilgili cezaî hükümler açıklanmıştır. Bunlara göre Türk Ticaret Yasasının 66 ncı maddenin birinci fıkrasının 1 ila 3 üncü bentlerinde sayılan defterleri tutma mükellefiyetini hiç veya kanuna uygun şekilde yerine getirmeyip de ikinci fıkraya göre mesul olanlar üç milyon liradan otuz milyon liraya kadar  ağır para cezasiyle cezalandırılır. Defterlerin kanuna uygun şekilde tutulmaması halinde, bunları tutmakla vazifelendirilmiş olan kimseler dahi aynı cezaya mahküm edilirler. Diğer kanunlarda bulunan cezai hükümler mahfuzdur.

Hakimler, noterler, sicil memurları ve diğer memurlar resmi muameleler dolayısiyle bir tacirin defter tutma mükellefiyetine aykırı hareket ettiğini öğrenince keyfiyeti müddeiumumiliğe bildirmeye mecburdurlar.

2.2. İcra İflas Yasası Açısından

  1. İcra İflas Yasasının Taksiratlı İflas Halleri başlıklı 310. maddesinin 5. fıkrasındaki “Ticaret Kanununun 66. maddesinin birinci fıkrasının 1 ilâ 3. bentlerinde sayılan defterleri hiç veya Yasanın emrettiği şekilde tutmamış ise” hükmü çerçevesinde, bir kimsenin iflas etmesi halinde taksirli sayılacağını açıklamakta ve bunların Türk Ceza Yasasına göre cezalandırılacağını belirtilmektedir. Bu durumda kapanış tasdiki yaptırmamış bir tacirin iflas etmesi halinde “taksirli müflis” sayılacak ve Türk Ceza Yasası hükümlerine göre cezalandırılacaktır.
  2. İcra İflas Yasası’nın Konkordato Talebi başlıklı 285. maddesi Konkordatotalebinde bulunan bir tacirin, tetkik merciine defterlerinin vaziyetini bildiren bir cetvel vermesi mecburiyetini getirmiştir. Bu maddede “Bu cetvelde, bilhassa Ticaret Yasasının 66. maddesi hükmünce tutulması mecburi defterlerin hepsinin tutulmuş olup olmadıkları gösterilir” hükmü yer almaktadır.

Defterlerin tutulmuş olup olmamasına yukarıdaki maddelerde de açıklandığı üzere defterlerin açılış tasdiklerinin yapılmış olması gereğinin yanında kapanış tasdikinin de yapılmış olması gereği bulunmaktadır. Defterlerin kapanış tasdiki yapılmamışsa tetkik mercii tacirin konkordato talebini reddedebilmektedir.

 

Exit mobile version