Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

Sosyal Güvenlik Kurumunca Uygulanan İdari Para Cezaları

SGK İdari Para Cezaları

SGK İPC

Murat YETİK
Sosyal Güvenlik Denetmeni
muratyetik@gmail.com
  1. Giriş

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda idari para cezaları; “Kurumca Verilecek İdari Para Cezaları” başlıklı 102. maddede düzenlenmiştir. İdari para cezalarında uygulanacak zamanaşımına ilişkin esaslar ise yine 5510 sayılı Kanunun 93. ve 102. maddelerinde ve Sosyal Güvenlik Kurumunca yayımlanan 01.08.2012 tarihli ve 2012/27 sayılı “Kurum Alacaklarının Terkini ve Zamanaşımı” konulu genelge ile düzenlenmiştir.

5510 sayılı Kanunda öngörülen idari para cezalarının belirgin özelliği, cezaların doğrudan belirli bir miktar üzerinden değil, asgari ücret üzerinden tayin edilmesidir. Bu yönüyle güncelleme sorunu ortadan kaldırılmış ve ceza hükümleri akılda kalıcı bir nitelik kazanmıştır. 5510 sayılı Kanunda yer alan idari para cezalarının, çalışma hayatını düzenleyen diğer kanunlarda öngörülen idari para cezalarına oranla çok daha yüksek olduğu söylenebilir. Ancak, Kanunun yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihinden bu yana genel itibari ile cezaların yumuşama eğiliminde olduğu da açıktır. Özellikle, 5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin 2. fıkrasında, 17.01.2012 tarihinde 6270 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle idari para cezalarında peşin ödeme indirimine ilaveten çok büyük bir indirim sağlanmıştır. İdari para cezaları konusunda işverenlerin ve uygulayıcıların bilmesi gereken en önemli düzenlemenin de bu olduğu kanısındayız.

  1. İşe Giriş Bildirgesinden Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/a Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının a bendi, sigortalı işe giriş bildirgesinden kaynaklı idari para cezalarını düzenlemektedir ve üç alt bentten oluşmaktadır;

  1. Kanunun 8’inci maddesinin birinci fıkrası ile 61’inci maddede belirtilen bildirgeyi, bu Kanunda belirtilen süre içinde ya da Kurumca belirlenen şekle ve usulüne uygun vermeyenler veya Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler hakkında her bir sigortalı için asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanır (Uygulama örnekleri için tıklayın).
  2. Kanunun 8’inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen bildirgenin verilmediğinin, mahkeme kararından veya Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarınca yapılan tespitlerden ya da diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarının kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelerden veya bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden anlaşılması halinde bildirgeyi vermekle yükümlü olanlar hakkında her bir sigortalı için asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası uygulanır (Uygulama örnekleri için tıklayın).
  3. İşyeri esas alınmak suretiyle bildirgenin verilmediğine ilişkin; mahkemenin karar tarihinden, Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurlarının tespit tarihinden, diğer kamu kurum ve kuruluşlarının denetim elemanlarının rapor tarihinden, bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi veya belgelerin Kuruma intikal tarihinden itibaren bir yıl içinde bu bendin 2 numaralı alt bendinde sayılan durumlardan biriyle tekrar bildirge verilmediğinin anlaşılması halinde, bildirgeyi vermekle yükümlü olanlar hakkında bu defa her bir sigortalı için asgari ücretin beş katı tutarında idari para cezası uygulanır (Uygulama örnekleri için tıklayın).

Uygulamada Sosyal Güvenlik Kurumunca bu bentle ilgili olarak en fazla idari para cezası 8’inci maddenin birinci fıkrası çerçevesinde, “süresinde verilmeyen bildirgeden” dolayı uygulanmaktadır. A bendinde, Kanunun 8’inci maddesinin birinci fıkrası ile 61’inci maddede sözü edilen bildirgelerden bahsetmektedir. Kanunun 8’inci maddesinin birinci fıkrası; Kanun md. 4/1/a (SSK) sigortalısının işe giriş bildirgesini, Kanunun 61. maddesi ise; genel sağlık sigortası kapsamındaki giriş bildirgesini düzenlemektedir. Önemi itibari ile Kanunun 8’inci maddesinin birinci fıkrası detaylıca ele alınacaktır;

5510 Sayılı Kanunun 8. Maddesinin Birinci Fıkrası (Kanun md. 4/1/a (SSK) Sigortalısının İşe Giriş Bildirgesi): İşe Giriş Bildirgesi Ne Zaman Verilmelidir?

Kanun md. 4/1/a (SSK) sigortalısının işe giriş bildirgesi kural olarak en geç işçi fiilen çalışmaya başlamadan bir gün önce verilir. Örneğin; 28.02.2014 cuma günü işyerinde çalışmaya başlayacak olan işçi için en geç 27.02.2014 perşembe günü işe giriş bildirgesi verilmelidir. Ancak bildirgenin verilmesi gereken son gün resmi tatil gününe rastlarsa, bildirge verme süresi izleyen ilk işgününün sonuna kadar uzar. Bu bağlamda pazartesi günü çalışmaya başlayan işçiler için işe giriş bildirgesinin en geç pazar günü verilmesi gerektiğinden (yani resmi tatil günü) bu işçiler için aynı gün (yani pazartesi günü) verilecek olan işe giriş bildirgesi süresinde verilmiş sayılacaktır.

İnşaat, balıkçılık ve tarım işyerlerinde işe başlatılacak sigortalılar için işe giriş bildirgesi en geç çalışmaya başlatıldığı gün verilebilir. Örneğin; 20.03.2014 perşembe günü inşaat/balıkçılık ya da tarım işyerinde çalışmaya başlayan işçi için en geç 20.03.2014 (yani çalışmaya başlatılan aynı gün) tarihinde işe giriş bildirgesi verilebilir.

Yabancı ülkelere sefer yapan ulaştırma araçlarına sefer esnasında alınarak çalıştırılanlar ile Kuruma ilk defa işyeri bildirgesi verilecek işyerlerinde; ilk defa sigortalı çalıştırmaya başlanılan tarihten itibaren bir ay içinde çalışmaya başlayan sigortalılar için, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren en geç söz konusu bir aylık sürenin dolduğu tarihe kadar işe giriş bildirgesi verilebilir. Örneğin; 01.04.2014 tarihinde bir işçi ile faaliyete başlayan işyeri için 01.04.2014 tarihinde işyeri bildirgesi verilmiştir. Bu işyerinde 05.04.2014 tarihinde işe başlayan bir işçinin işe giriş bildirgesi en geç 30.04.2014 tarihinde, 05.04.2014 işe başlama tarihli olarak (yani geriye dönük) verilebilir.

Kamu idarelerince istihdam edilen 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa göre işsizlik sigortasına tabi olmayan sözleşmeli personel ile kamu idarelerince yurt dışı görevde çalışmak üzere işe alınanların, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde işe giriş bildirgesi verilir.

  1. İşyeri Bildirgesinden Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/b Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının b bendi, işyeri bildirgesinden kaynaklı idari para cezalarını düzenlemektedir. İşyeri bildirgesinden dolayı uygulanacak olan idari para cezaları, işyerinin kamu işyeri-özel işyeri olmasına ve tutmakla yükümlü bulunulan defter türüne göre ayrı ayrı düzenlenmiştir;

“Kanunun 11’inci maddesinde belirtilen bildirgeyi, Kurumca belirlenen şekle ve usulüne uygun vermeyenler veya Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde, anılan ortamda göndermeyenler veya bu Kanunda belirtilen süre içinde Kuruma vermeyenlere;

  1. Kamu idareleri ile bilanço esasına göre defter tutmak zorunda olanlar için asgari ücretin üç katı tutarında (Uygulama örnekleri için tıklayın),
  2. Diğer defterleri tutmak zorunda olanlar için asgari ücretin iki katı tutarında (Uygulama örnekleri için tıklayın),
  3. Defter tutmakla yükümlü olmayanlar için bir aylık asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanır (Uygulama örnekleri için tıklayın).”

B bendinde, Kanunun 11’inci maddesindeki bildirgeden bahsedilmektedir. Kanunun 11’inci maddesindeki bildirge, işyeri bildirgesini düzenlemektedir;

5510 Sayılı Kanunun 11. Maddesi: İşyeri Bildirgesi Hangi Hallerde ve Ne Zaman Verilmelidir?

Kural olarak işyeri bildirgesi en geç işçi çalıştırılmaya başlandığı tarihte Kuruma verilmelidir. Örneğin; 20.03.2014 tarihinde 3 işçi ile faaliyete başlayan bir işyeri için en geç 20.03.2014 tarihinde işyeri bildirgesi verilmelidir.

Türk Ticaret Kanunu hükümlerine tabi şirketlerin nevilerinin değişmesi, birleşmesi veya diğer bir şirkete katılması durumunda, bu hususların ticaret siciline tesciline ilişkin ilan tarihini; adi şirketlerde şirkete yeni ortak alınması durumunda ise en geç yeni ortağın alındığı tarihi takip eden on gün içinde, işyeri bildirgesi ile Kuruma bildirilmek zorundadır.

İşyerinin faaliyette bulunduğu adresten başka bir ildeki adrese nakledilmesi, sigortalı çalıştırılan bir işin veya işyerinin başka bir işverene devredilmesi veya intikal etmesi halinde, işyerinin nakledildiği, yeni işverenin işi veya işyerini devraldığı tarihi takip eden on gün içinde, işyerinin miras yoluyla intikali halinde ise mirasçıları, ölüm tarihinden itibaren en geç üç ay içinde, işyeri bildirgesini Kuruma vermekle yükümlüdür.

İşyerinin aynı il sınırları içinde Kurumun diğer bir ünitesinin görev alanına giren başka bir adrese nakledilmesi halinde, adres değişikliğinin yazı ile bildirilmesi yeterlidir (yani işyeri bildirgesi düzenleyip verme yükümlülüğü yoktur). Bu işlerde çalışan sigortalıların, sigorta hak ve yükümlülükleri devam eder.

  1. Aylık Prim Hizmet Belgesinden Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/c Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının c bendi, aylık prim hizmet belgesinden kaynaklı idari para cezalarını düzenlemektedir. Uygulanacak olan idari para cezaları, belgenin ek belge-asıl belge olmasına ya da işverence kendiliğinden verilmesine-Kurumca tespit edilmesine göre farklı düzenlenmiştir;

“Kanunun 86’ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca verilmesi gereken belgeleri, Kurumca belirlenen şekilde ve usulde vermeyenler ya da Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler veya belirlenen süre içinde vermeyenlere her bir fiil için;

  1. Belgenin asıl olması halinde aylık asgari ücretin iki katını geçmemek kaydıyla belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgari ücretin beşte biri tutarında (Uygulama örnekleri için tıklayın),
  2. Belgenin ek olması halinde, aylık asgari ücretin iki katını geçmemek kaydıyla her bir ek belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgari ücretin sekizde biri tutarında (Uygulama örnekleri için tıklayın),
  3. Ek belgenin 86’ncı maddenin beşinci fıkrasına istinaden (5510 sayılı Kanun md. 86/5: Sigortalıların otuz günden az çalıştığını gösteren bilgi ve belgelerin aylık prim ve hizmet belgesinin verilmesi gereken süre içinde Kuruma verilmemesi veya verilen bilgi ve belgelerin Kurumca geçerli sayılmaması halinde, otuz günden az bildirilen sürelere ait aylık prim ve hizmet belgesi Kurumca re’sen düzenlenir ve muhteviyatı primler, bu Kanun hükümlerine göre tahsil olunur) Kurumca re’sen düzenlenmesi durumunda, aylık asgari ücretin iki katını geçmemek kaydıyla her bir ek belgede kayıtlı sigortalı sayısı başına, aylık asgari ücretin yarısı tutarında (Uygulama örnekleri için tıklayın),
  4. Belgenin mahkeme kararı, Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler veya diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde ya da bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlardan alınan bilgi ve belgelerden, hizmetleri veya kazançları Kuruma bildirilmediği veya eksik bildirildiği anlaşılan sigortalılarla ilgili olması halinde, belgenin asıl veya ek nitelikte olup olmadığı, işverence düzenlenip düzenlenmediği dikkate alınmaksızın, aylık asgari ücretin iki katı tutarında, idari para cezası uygulanır (Uygulama örnekleri için tıklayın).”

5510 Sayılı Kanunun 86. Maddesinin 1. Fıkrası: Aylık Prim Hizmet Belgesi Ne Zaman Verilmelidir?

İşveren, bir ay içinde 4’üncü (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı) ve 5’inci maddeye tabi (Kısmi sigortalılar) çalıştırdığı sigortalıların ve sosyal güvenlik destek primine tabi sigortalıların;

a)      Ad ve soyadlarını, T.C. kimlik numaralarını,

b)     80’inci maddeye göre hesaplanacak prime esas kazançlarını,

c)      Prim ödeme gün sayıları ile prim tutarlarını,

gösteren ve örneği Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenen asıl veya ek aylık prim ve hizmet belgesini, md. 4/1/c (Emekli Sandığı-Kamu Görevlileri) bendi kapsamındakiler için en geç Kurumca belirlenecek günün sonuna kadar, diğer sigortalılar için ise ait olduğu ayı takip eden ayda Kurumca belirlenecek günün sonuna kadar Kuruma vermekle veya sigortalı çalıştırmadığı takdirde, bu hususu sigortalı çalıştırmaya son verdiği tarihten itibaren, on beş gün içinde Kuruma bildirmekle yükümlüdür.

Özel sektör işyerleri için bir döneme ait aylık prim hizmet belgesi, izleyen ayın 23’üne kadar verilmelidir. Örneğin; 2014 yılı Nisan ayına ilişkin prim hizmet belgesi 23.05.2014 tarihine kadar Kuruma verilmelidir. Kamu işyerleri ise sigortalılar ücretlerini ayın 15’i ila izleyen ayın 14’ü arasındaki çalışmaları karşılığında hak ettiklerinden dolayı aylık prim ve hizmet belgeleri en geç çalışma dönemini izleyen ayın 7’sine kadar Kuruma vermelidir.

Aylık prim ve hizmet belgesinin verilmesi gereken sürenin son günü resmi tatil gününe rastlarsa belgenin verilme süresi resmi tatil gününü izleyen ilk işgününün sonuna kadar uzar.

  1. Asgari İşçilik İncelemelerinde Eksik İşçilik Tespitinden Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/d Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının d bendi, Kurumca yapılacak olan asgari işçilik incelemelerinde tespit edilecek eksik işçilikten kaynaklı idari para cezalarını düzenlemektedir;

“Kanunun 59’uncu maddesi uyarınca Kurumun defter ve belge incelemeye yetkili denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurları tarafından veya 59’uncu maddesinin beşinci fıkrasında belirtilen serbest muhasebeci mali müşavirler ile yeminli mali müşavirlerce düzenlenen raporlara istinaden, Kuruma bildirilmediği tespit edilen eksik işçilik tutarının mal edildiği her bir ay için, aylık asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası uygulanır.”

  1. İşyeri Defter, Kayıt ve Belgelerini İbraz Etmeme, Geç İbraz Etme ve Kayıt Belge Geçersizliğinden Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/e Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının e bendi, işyeri kayıt ve belgelerini ibraz etmeme, geç ibraz etme ve kayıt belge geçersizliğinden kaynaklı idari para cezalarını düzenlemektedir. İşyeri kayıt ve belgelerini ibraz etmeme ya da geç ibraz etme durumunda uygulanacak olan idari para cezaları tıpkı işyeri bildirgesinde uygulanan idari para cezasında olduğu gibi işyerinin tutmakla yükümlü olduğu defter türüne bağlı olarak belirlenmiştir. Geçersizlik halleri ise defter türünden ayrık olarak düzenlenmiştir;

“Kanunun 86’ncı maddesinin ikinci fıkrasındaki yükümlülüğü Kurumca yapılan yazılı ihtara rağmen on beş gün içinde mücbir sebep olmaksızın tam olarak yerine getirmeyenlere;

  1. Bilanço esasına göre defter tutmakla yükümlü olanlar için, aylık asgari ücretin on iki katı tutarında (Uygulama örnekleri için tıklayın),
  2. Diğer defterleri tutmakla yükümlü olanlar için, aylık asgari ücretin altı katı tutarında (Uygulama örnekleri için tıklayın),
  3. Defter tutmakla yükümlü değil iseler, asgari ücretin üç katı tutarında (Uygulama örnekleri için tıklayın),
  4. Tutmakla yükümlü bulunulan defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle verilmesi gereken ceza tutarını aşmamak kaydıyla;

Defter ve belgelerin tümünü verilen süre içinde ibraz etmekle birlikte; kanuni tasdik süresi geçtikten sonra tasdik ettirilmiş olan defterlerin tasdik tarihinden önceki kısmı, işçilikle ilgili giderlerin işlenmemiş olduğu tespit edilen defterler, sigorta primleri hesabına esas tutulan kazançların kesin olarak tespitine imkan vermeyecek şekilde usulsüz veya noksan tutulmuş defterler, herhangi bir ay için sigorta primleri hesabına esas tutulması gereken kazançların ve kazançlarla ilgili ödemelerin (sigorta primine esas kazancın ödemeye bağlı olduğu durumlar dahil) o ayın dahil bulunduğu hesap dönemine ait defterlere işlenmemiş olması halinde, o aya ait defter kayıtları geçerli sayılmaz ve bu geçersizlik hallerinin gerçekleştiği her bir takvim ayı için, aylık asgari ücretin yarısı tutarında; kullanılmaya başlanmadan önce tasdik ettirilmesi zorunlu olduğu halde tasdiksiz tutulmuş olan defterler geçerli sayılmaz ve tutmakla yükümlü bulunulan defter türü dikkate alınarak bu bendin 1 ve 2 numaralı alt bentlerine göre; Vergi Usul Kanunu gereğince bilanço esasına göre defter tutulması gerekirken işletme hesabı esasına göre tutulmuş defterler geçerli sayılmaz ve bu bendin 1 numaralı alt bendine göre,

  1. İşverenler tarafından ibraz edilen aylık ücret tediye bordrosunda; işyerinin sicil numarası, bordronun ilişkin olduğu ay, sigortalının adı, soyadı, sigortalının sosyal güvenlik sicil numarası, ücret ödenen gün sayısı, sigortalının ücreti, ödenen ücret tutarı ve ücretin alındığına dair sigortalının imzasının bulunması zorunludur. Belirtilen unsurlardan herhangi birini ihtiva etmeyen (imza şartı yönünden makbuz mukabilinde veya banka kanalıyla yapılan ödemeler hariç) ücret tediye bordroları geçerli sayılmaz ve her bir geçersiz ücret tediye bordrosu için aylık asgari ücretin yarısı tutarında, idari para cezası uygulanır.”

İbraz süresi geçirildikten sonra incelemeye sunulan ve tümünün veya bir bölümünün geçersiz olduğu tespit edilen defter ve belgeler yönünden, ayrıca geçersizlik fiilleri için idari para cezası uygulanmaz, sadece tutulan defter türü dikkate alınarak bu bendin 1, 2 ve 3 numaralı alt bentlerine göre idari para cezası uygulanır.

E bendinde, Kanun md. 86/2’deki yükümlülükten bahsetmiştir. 5510 sayılı Kanun md.86/2’deki yükümlülük, işyeri kayıt ve belgelerini Kurumun denetim elemanlarına ibraz etme yükümlülüğüdür:

5510 Sayılı Kanun Md. 86/2’deki Yükümlülük ve İşyeri Defter, Kayıt ve Belgelerinde Zamanaşımı Süresi:

İşveren, işyeri sahipleri; işyeri defter, kayıt ve belgelerini ilgili olduğu yılı takip eden yılbaşından başlamak üzere on yıl süreyle, kamu idareleri otuz yıl süreyle, tasfiye ve iflas idaresi memurları ise görevleri süresince, saklamak ve Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilen memurlarınca istenilmesi halinde on beş gün içinde ibraz etmek zorundadır.

Bilindiği gibi mülga 506 sayılı Kanunda işyeri defter, kayıt ve belgelerinin zamanaşımı süresi beş yıldı. 5510 sayılı Kanunda ise bu süre on yıla çıkarılmıştır. 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihinden bu yana Kurumca farklı uygulamalara gidilmiş olsa da 2008 yılı öncesine ait işyeri defter, kayıt ve belgelerinin zamanaşımı süresi; 01.10.2008 tarihi itibari ile beş yıllık zamanaşımı süresini doldurmuş olan işyeri defter, kayıt ve belgeleri açısından beş yıl, 01.10.2008 tarihi itibari ile beş yıllık zamanaşımı süresini doldurmamış olan defter, kayıt ve belgeler açısından ise 10 yıl olarak uygulanacaktır (yani 2003 ve sonraki yıllara ait işyeri defter, kayıt ve belgeleri için zamanaşımı süresi 10 yıl olarak uygulanacaktır). Örneğin; mülga 506 sayılı Kanun döneminde kullanılmış olan 2007 yılına ait muhasebe defteri, mülga 506 sayılı Kanundaki beş yıllık zamanaşımı süresine değil, 01.10.2008 tarihi itibari ile beş yıllık zamanaşımı süresini doldurmadığı gerekçesi ile 5510 sayılı Kanundaki on yıllık zamanaşımına tabi olacaktır. Böylece, 2007 yılına ait işyeri defteri, kayıt ve belgeleri, 2017 yılı sonuna kadar, istemeleri halinde Kurumun denetim elemanlarına ibraz edilmek zorundadır. Aksi halde ibraz edilmemesi sebebi ile idari para cezası uygulanacaktır.

Yapılan incelemelerde; defter kayıtları konusunda azami dikkatin gösterildiği ancak ücret ödeme bordrolarının şekil yönünden hatalı düzenlendiği görülmektedir. Uygulamada ücret ödeme bordrolarına uygulanan idari para cezalarının büyük kısmı da şekil noksanlığı kaynaklıdır. Ücret ödeme bordrolarında şekil yönünden geçerlilik şartı için aşağıdaki bilgilerin yer alması gerekir;

  1. İşyerinin sosyal güvenlik sicil numarası,
  2. Bordronun ilişkin olduğu ay,
  3. Sigortalının; adı, soyadı, sosyal güvenlik sicil numarası,
  4. Sigortalının ücreti, ücret ödenen gün sayısı, ödenen ücret tutarı,
  5. Sigortalının imzası (ödeme banka kanalıyla yapılıyorsa banka ödeme dökümü ya da makbuz).

Bu hususlardan birini bile ihtiva etmeyen ücret ödeme bordrolarına geçersizlik cezası uygulanacaktır.

Son olarak vurgulanması gereken husus; incelenmek istenen işyeri defter, kayıt ve belgelerinin bir kısmının ibraz edilmemesi de eksik ibraz olarak değerlendirilip idari para cezası uygulanmasını gerektirir. Bu sebeple istenen defter, belge ve kayıtların tamamının eksiksiz olarak incelemeye sunulması gerekmektedir.

  1. Asgari İşçilik İncelemelerinde Kurumların ve Bankaların, Kuruma Bilgi Verme Zorunluluğundan Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/f Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının f bendi, Kurumca yapılacak olan asgari işçilik incelemeleri kapsamında, kurumların ve bankaların bilgi verme zorunluluğundan kaynaklı idari para cezalarını düzenlemiştir;

“Kanunun 85’inci maddesinin beşinci fıkrasında belirtilen yükümlülükleri belirtilen sürede yerine getirmeyenlere, aylık asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası uygulanır.”

5510 Sayılı Kanunun 85. Maddesinin 5. Fıkrası:

Kamu idareleri, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar ile bankalar, bu maddenin uygulanmasıyla ilgili (asgari işçilik incelemeleri) Kurumca istenilecek bilgileri ve belgeleri yazılı olarak en geç bir ay içinde vermeye mecburdur.

  1. Kurumlar ve Bankalarca, Kuruma Yapılması Gereken Çeşitli Bildirimlerden Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/g Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının g bendi, kurumlar ve bankalarca Kuruma yapılması gereken çeşitli bildirim zorunluluklarından kaynaklanan idari para cezalarını düzenlemektedir;

“Kanunun 8’inci maddesinin üçüncü fıkrasında, 9’uncu maddesinin birinci fıkrasının b bendinde belirtilenler için aynı maddenin üçüncü fıkrasında, 47’nci maddesinin üçüncü fıkrasında ve 90’ıncı maddenin birinci fıkrasında belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlar ile tüzel kişilere, aylık asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanır. 8’inci maddesinin yedinci fıkrasında belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kamu idareleri ile bankalara sigortalı başına aylık asgari ücretin onda biri tutarında idari para cezası uygulanı

G bendinde, Kanunun çeşitli maddelerinde belirtilen beş ayrı yükümlülükten bahsedilmektedir. Bunlar;

5510 Sayılı Kanunun 8. Maddesinin 3. Fıkrası (Bağ-Kur’luluğun Başlaması ve Bildirimi):

Kanun md. 4/1/b bendi (Bağ-Kur’lular) kapsamındaki sigortalıların işe başlama tarihlerinin Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmesinde sorumlu tutulmuş kurumları ve bildirim sürelerini düzenleyen fıkradır.

5510 Sayılı Kanunun 9. Maddesinin 3. Fıkrası (Bağ-Kur’luluğun Sona Ermesi ve Bildirimi):

Kanun md. 4/1/b bendi (Bağ-Kur’lular) kapsamındaki sigortalılığın sona ermesinin Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmesinde sorumlu tutulmuş kurumları ve bildirim sürelerini düzenleyen fıkradır.

5510 Sayılı Kanunun 47. Maddesinin 3. Fıkrası (Vazife Malullüğünün Bildirilmesi):

Kamu idareleri vazife malullüğüne sebep olan olayı, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine veya kendi mevzuatına göre yetkili mercilere derhal, Kuruma da en geç on beş iş günü içinde bildirmekle yükümlüdür.

5510 Sayılı Kanunun 90. Maddesinin 1. Fıkrası (İhaleli İşlerin Kuruma Bildirilmesi):

Kamu idareleri ile döner sermayeli kuruluşlar ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki kuruluşlar, kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar, ihale yolu ile yaptırdıkları her türlü işleri üstlenenleri ve bunların adreslerini on beş gün içinde Kuruma bildirmekle yükümlüdür.

5510 Sayılı Kanunun 8. Maddesinin 7. Fıkrası (Kayıt Dışı İstihdamın Bildirilmesi):

Kamu idareleri ile bankalar, Kurumca sağlanacak elektronik altyapıdan yararlanmak suretiyle, Kurumca belirlenecek işlemlerde, işlem yaptığı kişilerin sigortalılık bakımından tescilli olup olmadığını kontrol etmek ve sigortasız olduğunu tespit ettiği kişileri, Kuruma bildirmekle yükümlüdürler

  1. Ticaret Sicili Tescil Kayıtlarının ve Ruhsatların Kuruma Bildirilmesinden Kaynaklı İdari Para Cezalar (5510 sayılı Kanun md. 102/1/h Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının h bendi, ticaret sicil memurluklarınca işyeri tesciline ilişkin bilgilerin Kuruma bildirilmesi ve kamu kurumlarınca verilen ruhsatların Kuruma bildirilmesinden kaynaklanan idari para cezalarını düzenlemektedir;

“Kanunun 11’inci maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen bildirim yükümlülüğünü yasal süresi içinde yerine getirmeyen ticaret sicili memurlukları ile aynı maddenin altıncı fıkrasında belirtilen yükümlülüğü yasal süresi içinde yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlara yerine getirilmeyen her bir bildirim yükümlülüğü için aylık asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanır.”

5510 Sayılı Kanunun 11. Maddesinin 3. Fıkrası (Ticaret Sicili Tescil Kayıtlarının Bildirilmesi):

Şirket kuruluşu aşamasında, çalıştıracağı sigortalı sayısını ve bunların işe başlama tarihini, ticaret sicili memurluklarına bildiren işverenlerin, bu bildirimleri Kuruma yapılmış sayılır. Ticaret sicili memurlukları, kendilerine yapılan bu bildirimi en geç on gün içinde Kuruma bildirmek zorundadır.

5510 Sayılı Kanunun 11. Maddesinin 6. Fıkrası (Ruhsatların Bildirilmesi):

Valilikler, belediyeler ve ruhsat vermeye yetkili diğer kamu ve özel hukuk tüzel kişileri, yapı ruhsatı ve diğer tüm ruhsat veya ruhsat niteliği taşıyan işlemlerine ilişkin bilgi ve belgeler ile varsa bunların verilmesine esas olan istihdama ilişkin bilgileri, verildiği tarihten itibaren bir ay içinde Kuruma bildirmekle yükümlüdürler.

  1. Denetimin Engellenmesinden Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/ı Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının ı bendi, Kurumun denetim elemanlarının yapacakları denetimlerin engellenmesinden kaynaklanan idari para cezalarını düzenlemektedir;

“Kurumun denetim ve kontrolle görevlendirilmiş memurlarının;

  1. Bu Kanunun uygulanmasından doğan inceleme ve soruşturma görevlerini yerine getirmeleri sırasında işverenler, sigortalılar, işyeri sahipleri ve bu işle ilgili diğer kişiler görevlerini yapmasına engel olamazlar; engel olanlar hakkında eylemleri başka bir suç oluştursa dahi, asgari ücretin beş katı tutarında idari para cezası uygulanır.
  2. Görevlerini yapmasını engellemek amacıyla cebir ve tehdit kullanan işverenler, sigortalılar, işyeri sahipleri ve bu işle ilgili diğer kişiler fiil daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde Türk Ceza Kanununun 265’inci maddesinin ikinci fıkrasına göre cezalandırılır. Bu suçu işleyenler hakkında ayrıca asgari ücretin on katı tutarında idari para cezası uygulanır.”
  3. Kanunun 100. Maddesinin Uygulanmasından Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/i Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının i bendi, Kanunun 100. Maddesi çerçevesinde istenecek olan bilgi ve belgelerin Kuruma verilmemesinden kaynaklanan idari para cezalarını düzenlemektedir;

“5510 sayılı Kanunun 100’üncü maddesi kapsamında Kurum tarafından istenen bilgi ve belgeleri belirlenen süre içinde mücbir sebep olmaksızın vermeyen kamu idareleri, bankalar, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulmuş kurum ve kuruluşlar ile diğer gerçek ve tüzel kişiler hakkında, aylık asgari ücretin beş katı tutarında, geç verilmesi halinde ise aylık asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası uygulanır. Ancak 4’üncü maddenin birinci fıkrasının a bendi kapsamındaki sigortalılara geçici iş göremezlik ödeneği ödemelerinde 100’üncü maddeye istinaden Kurumca işverenlerden istenilen bildirimlerin belirlenen süre içerisinde ve elektronik ortamda yapılmaması halinde sigortalı başına aylık asgari ücretin onda biri, hiç yapılmaması halinde ise sigortalı başına aylık asgari ücretin yarısı tutarında idari para cezası uygulanır.”

5510 Sayılı Kanunun 100. Maddesi:

5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki kuruluşlar, döner sermayeli kuruluşlar ile diğer gerçek ve tüzel kişiler doğrudan, münferit olarak bilgi ve belge istenmesi hariç olmak üzere kamu idareleri ile kanunla kurulan kurum ve kuruluşlar ise Kurumla yapılacak protokoller çerçevesinde, Devletin güvenliği ve temel dış yararlarına karşı ağır sonuçlar doğuracak haller ile özel hayat ve aile hayatının gizliliği ve savunma hakkına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla özel kanunlardaki yasaklayıcı ve sınırlayıcı hükümler dikkate alınmaksızın gizli dahi olsa Kurum tarafından kişilerin sosyal güvenliğinin sağlanması, 6183 sayılı Kanuna göre Kurum alacaklarının takip ve tahsili ile bu Kanun kapsamında verilen diğer görevler ile sınırlı olmak üzere istenecek her türlü bilgi ve belgeyi sürekli ve/veya belli aralıklarla vermeye, bilgilerin elektronik ortamda görüntülenmesini sağlamaya, görüntülenen bu bilgilerin güvenliğini sağlamaya, muhafaza etmek zorunda oldukları her türlü belge ile vermek zorunda oldukları bilgilere ilişkin mikrofiş, mikrofilm, manyetik teyp, disket ve benzeri ortamlardaki kayıtlarını ve bu kayıtlara erişim veya kayıtları okunabilir hale getirmek için gerekli tüm sistem ve şifreleri incelemek için ibraz etmeye mecburdurlar (100. maddenin uygulanması ile ilgili olarak ayrıntılı bilgi için bkz. “5510 Sayılı Kanunun 100’üncü Maddesinin Uygulanması Hakkında Tebliğ” – R.G. 28.09.2008/27011-).

  1. İşten Ayrılış Bildirgesinden Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/j Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının j bendi, Kanun md. 4/1/a (SSK) sigortalısının işten ayrılış bildirgesinden kaynaklanan idari para cezalarını ve mülga 506 sayılı Kanun geçici md. 20’deki (sandıklar) sigortalıların işe giriş ve işten ayrılış bildirgelerinden kaynaklı idari para cezalarını düzenlemektedir;

“9’uncu maddesinin birinci fıkrasının a bendine göre sigortalılığı sona erenlere ilişkin bildirim ile 506 sayılı Kanunun geçici 20’nci maddesinde yer alan sandıklara, sandık iştirakçiliğinin başlama veya sona ermesine ilişkin bildirimi, süresi içinde ya da Kurumca belirlenen şekle ve usule uygun olarak yapmayanlar veya Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler hakkında, bir takvim ayında işlenen bu fiillerden dolayı tutmakla yükümlü bulunulan defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle verilmesi gereken ceza tutarını aşmamak kaydıyla her bir sigortalı veya sandık iştirakçisi için asgari ücretin onda biri tutarında idari para cezası uygulanır (Uygulama örnekleri için tıklayın).”

5510 Sayılı Kanun Md. 9/1/a Bendindeki Bildirim: Kanun md. 4/1/a Bendi Kapsamındaki Sigortalılar (SSK) İçin İşten Ayrılış Bildirgesi Ne Zaman Verilmelidir?

Kanun md. 4/1/a bendi (SSK) kapsamındaki sigortalıların işten ayrılış bildirimleri en geç on gün içinde Kuruma yapılmalıdır.

Mülga 506 Sayılı Kanunun Geçici 20. Maddesindeki İştirakçilerin Bildirimi (5510 Sayılı Kanun Ek Madde 1 Kapsamındaki Bildirim):

Mülga 506 sayılı Kanun geçici 20’nci maddede belirtilen sandıklar, Kuruma devir tarihine kadar iştirakçilerinin sandıkla ilgilerinin başlama ve sona ermesine ilişkin bildirimlerini en geç on gün içinde Kuruma yaparlar.

  1. Genel Sağlık Sigortası Kapsamında Bilgi Girişinden Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/k Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının k bendi, genel sağlık sigortası kapsamında yapılacak olan bilgi girişlerinden kaynaklanan idari para cezalarını düzenlemektedir;

“Kanunun 100’üncü maddesinin altıncı fıkrasına göre genel sağlık sigortalılarının bakmakla yükümlü oldukları kişilere ait bilgi girişlerini süresinde yapmayanlar ile bakmakla yükümlü olunan kişi olmayanlara ait bilgi girişi yapanlara asgari ücretin yarısı tutarında idari para cezası uygulanır.”

5510 Sayılı Kanunun 100. Maddesinin 6. Fıkrası:

Kurum, genel sağlık sigortalılarının bakmakla yükümlü oldukları kişilerin genel sağlık sigortasından yararlanmalarına esas bilgilerinin, sağlayacağı elektronik alt yapı üzerinden girilmesini kamu idarelerinden, işverenlerden ve bu Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının b bendine tabi sigortalılardan (Bağ-Kur) isteme yetkisine sahiptir.

  1. Kanunun Ek-6. Maddesi Kapsamındaki (Ayda 10 Günden Az Çalışan Taksi, Dolmuş ve Şehir İçi Ulaştırma Araçlarının Şoförleri ve Sanatçılar) Bildirim ve Kontrol Yükümlülüğünden Kaynaklı İdari Para Cezaları (5510 sayılı Kanun md. 102/1/l Bendi)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin birinci fıkrasının 1 bendi, Ek-6 kapsamındaki bildirim kontrol yükümlülüğünden kaynaklanan idari para cezalarını düzenlemektedir;

“5510 sayılı Kanunun Ek 6’ncı maddesine göre yapılması gereken bildirim veya kontrol yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde, her bir fiil için asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanır.”

5510 Sayılı Kanun Ek-6. Madde Kapsamındaki Bildirim ve Kontrol Yükümlülüğü:

Kurum, bu madde kapsamındaki sigortalıların bu Kanunun diğer hükümlerine göre uzun vadeli sigorta kollarına tabi olma durumlarını dikkate alarak prim ödeme gün sayılarını ve prim ödeme sürelerini belirlemeye, bu sigortalıları çalıştıranlara ve çalıştıranların bağlı olduğu meslek odası, birlik veya benzeri kuruluşlara Kurumca belirlenecek süre içinde bu sigortalıların işe başlama ve işten ayrılışlarını bildirmeleri, bu madde veya bu Kanunun uzun vadeli sigorta kollarını ihtiva eden sigortalılık statüleri kapsamında sigortalılık kontrolünden sonra çalıştırılmaları, çalıştırıldıkları süre içerisinde sigortalılıklarının devam edip etmediği ve Kurumca verilecek sigortalılık belgelerinin periyodik kontrolünü sağlama hususunda zorunluluk getirmeye yetkilidir.

  1. İdari Para Cezalarında İndirimler

5510 sayılı Kanun kapsamında uygulanacak olan idari para cezalarında indirimler iki başlık altında toplanabilir. Bunlardan ilki %25’lik peşin ödeme indirimi (5510 sayılı Kanun md. 102/5), ikincisi ise %81,25’lik indirimdir (5510 sayılı Kanun md. 102/2).

15.1. Peşin Ödeme İndirimi (%25’lik İndirim)

İdari para cezalarının, Kuruma itiraz edilmeden veya yargı yoluna başvurulmadan önce tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde peşin ödenmesi halinde, bunun dörtte üçü tahsil edilir. Peşin ödeme idari para cezasına karşı yargı yoluna başvurma hakkını etkilemez. Ancak Kurumca veya mahkemece Kurum lehine karar verilmesi halinde, daha önce tahsil edilmemiş olan dörtte birlik ceza tutarı, 89’uncu maddenin ikinci fıkrası hükmü de dikkate alınarak tahsil edilir (5510 sayılı Kanun md. 102/5). İdari para cezalarına karşı SGK’ya yapılacak olan itirazın ya da yetkili idare mahkemelerinde açılacak olan davanın en önemli sonucu; itirazın/davanın SGK lehine sonuçlanması durumunda %25’lik peşin ödeme indiriminin kaybedilmesi ve ödenmeyen %25’lik indirimin SGK’ya iadesi olacaktır. Bu sebeple peşin ödeme indirimden yararlanacak olanlar için itiraz/dava kararı alınmadan önce peşin ödeme indiriminin kaybedilmesi olasılığı dikkatle ele alınmalı ve gereksiz itirazlardan/davalardan uzak durulmalıdır.

15.2. Bildirge ya da Belgelerin Yasal Süresi Geçtikten Sonra 30 Gün İçinde İlgililerce Kendiliğinden Verilmesi Halinde Uygulanacak Olan İndirim(ler)- (%75 + %6,25 = %81,25’lik İndirim)

5510 sayılı Kanunun 102. maddesinin 2. fıkrasında, 17.01.2012 tarihinde 6270 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle; “Mahkeme kararına, Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler veya diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelere ya da kamu idarelerinden alınan belgelere istinaden düzenlenenler hariç olmak üzere, bildirgenin veya belgenin yasal süresi geçtikten sonra ilgililerce kendiliğinden 30 gün içinde verilmesi ve söz konusu cezaların ilgililerce, yapılacak tebligat tarihini takip eden günden itibaren 15 gün içinde ödenmesi halinde, bu maddenin birinci fıkrasının (a), (b), (g), (h) ve (j) bentlerinde öngörülen cezalar dörtte bir oranına karşılık gelen tutar üzerinden uygulanır (Yani %75’i silinir).

Fıkra hükmü incelendiğinde bu indirimden yararlanmak için;

  1. Bildirgenin/belgenin yasal süresi içinde SGK’ya verilmediğine dair herhangi bir tespit ya da bilgi olmaksızın, işverenlerce bildirgenin/belgenin SGK’ya kendiliğinden verilmesi,
  2. Bildirgenin/belgenin, yasal verilme süresi sona erdikten sonra 30 gün içinde verilmesi,
  3. Tebliğ edilen idari para cezasının, tebliğ tarihini izleyen 15 gün içinde ödenmesi,
  4. Bildirgenin /belgenin, 5510 sayılı Kanun md. 102/1/a-b-g-h-j bentlerinde sözü edilen bildirgelerden/belgelerden biri olması. Yani;

– İşverenlerce yasal süresi geçirildikten sonra kendiliğinden verilen sigortalı işe giriş ve işten ayrılış bildirgeleri ile işyeri bildirgeleri (İşverenler ve uygulayıcılar için en önemli hüküm),

– Kamu idarelerince, vazife malullüğüne sebep olan olayın,

– Kamu idareleri ile döner sermayeli kuruluşlar, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamındaki kuruluşlar ve kanunla kurulan kurum ve kuruluşlarca, ihale yolu ile yaptırılan işleri üstlenenlerin ve bunların adreslerinin,

– Kamu idareleri ile bankalarca, sigortasız olduğu tespit edilen kişilerin,

– Ticaret sicil memurluklarınca, şirket kuruluşu aşamasında, çalıştıracağı sigortalı sayısını ve bunların işe başlama tarihini bildiren işverenlere ilişkin bildirimlerin,

– Valilikler, belediyeler ve ruhsat vermeye yetkili diğer kamu ve özel hukuk tüzel kişilerince, yapı ruhsatı veya ruhsat niteliği taşıyan işlemlerine ilişkin bilgi ve belgeler ile varsa bunların verilmesine esas olan istihdama ilişkin bilgilerin yasal süresi içinde bildirilmemesinden/verilmemesinden kaynaklanan fiiller.

İlk etapta, getirilen indiriminin önemli ölçüde kamu kuruluşlarınca Kuruma verilmesi gereken bildirge/belgeler için uygulanacağı değerlendirilebilir. Özel sektör işverenleri açısından uygulama alanı; “işe giriş bildirgesi”, “işten ayrılış bildirgesi” ve “işyeri bildirgesi” açısından olacaktır ki zaten işverenlerin idari para cezalarına en çok maruz kaldıkları konuların bunlar olduğu açıktır.

Diğer yandan fıkra hükmü incelendiğinde; bu indirimden yararlanmak için öngörülen koşullardan birinin, idari para cezasının tebliğinden sonra 15 gün içinde ödenmesi olduğu görülecektir. Bu şart esasen 5. fıkrada öngörülen peşin ödeme indiriminin koşuludur. Yani; 2. fıkra hükmünde yer alan indirimden yararlanılmasının doğal bir sonucu aynı zamanda 5. fıkra hükmünden de yararlanılmasıdır. Ancak durumun bu olması her iki fıkrada yer alan indimden aynı anda yararlanılmasına engel teşkil etmez (Sosyal Güvenlik Kurumunun bu doğrultuda işlem yapılmasına ilişkin düzenlemeleri: Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Sigorta Primleri Genel Müdürlüğünün; 29.02.2012 tarih ve 4025650 sayılı, 16.03.2012 tarih ve 5255311 sayılı ve 06.06.2012 tarih ve 10363850 sayılı genel yazıları). Bu sebeple işverenlerin belirtilen şartlar altında yararlanacakları indirimlerden sonra ödeyecekleri toplam tutar, cezanın ¼’ünün ¾’ü olacaktır (Yani toplam ceza tutarının sadece %18,75’i ödenir).

  1. İdari Para Cezalarına İtiraz

İdari para cezaları, ilgiliye tebliğ ile tahakkuk eder. Tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde Kuruma ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılır veya aynı süre içinde Kuruma itiraz edilebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare mahkemesine başvurabilirler. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde, idari para cezası kesinleşir. (5510 sayılı Kanun md. 102/4). Peşin ödeme, idari para cezasına karşı yargı yoluna başvurma hakkını etkilemez (5510 sayılı Kanun md. 102/5). Mahkemeye başvurulması idari para cezasının takip ve tahsilini durdurmaz (5510 sayılı Kanun md. 102/6).

12.05.2010 tarihli Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin (S.S.İ.Y.) 113. maddesi gereğince sosyal güvenlik il müdürlükleri ya da merkez müdürlüklerinde; ünite amiri veya görevlendireceği yardımcısı, ilgili şef, dosya memuru ve varsa avukattan oluşan “İdari Para Cezası İtiraz Komisyonları” oluşturulmuştur. İtirazlar, itiraz komisyonunda incelenerek en geç otuz gün içinde karara bağlanır (S.S.İ.Y. md. 113/5). İtiraz süresi geçtikten sonra yeni iddialar ileri sürülemez. Maddi hatalar taraflarca ileri sürülmemiş olsa dahi itiraz komisyonlarınca re’sen dikkate alınır (S.S.İ.Y. md. 113/8). İşveren, sigortalı veya bunların vekilleri, itiraz hakkında itiraz komisyonunca karar verilinceye kadar itirazlarından vazgeçebilirler. Vazgeçme, işverenin üniteye vereceği bir dilekçeyle veya bu husustaki beyanının tutanak ile tespiti suretiyle yapılır. Vazgeçme beyanı açık olmalıdır. Vazgeçme halinde, itiraz eden o olaya münhasır olmak üzere itiraz hakkını kaybetmiş sayılır (S.S.İ.Y. md. 113/9). İtiraz komisyonlarınca alınan karar üç nüsha düzenlenir. Üyeler tarafından imzalanıp ünite mührü ile mühürlendikten sonra bir nüshası işyeri dosyasında muhafaza edilir, bir nüshası itiraz edene tebliğ olunur, bir nüshası da ünitede ayrı bir dosyada saklanır (S.S.İ.Y. md. 113/11).

  1. İdari Para Cezalarında Zamanaşımı (2012/27 sayılı SGK Genelgesi Hükümleri Çerçevesinde)

İdari para cezalarında zamanaşımı; tahakkuk ve tahsil zamanaşımı olmak üzere iki başlıkta incelenebilir;

17.1. İdari Para Cezalarında Tahakkuk Zamanaşımı

İdari para cezasına konu fiil, Kanun ile verilen yükümlülük yerine getirilmediği zaman işlenmiş sayıldığından 5510 sayılı Kanunda öngörülen yükümlülüklerini yerine getirmeyenler, idari para cezasına konu fiili, yükümlüklerini yerine getirmeleri gereken sürenin son günü itibariyle işlemiş sayılmaktadır.

Örnek: A Ltd. Şti.’nde 01.03.2014 tarihinde fiilen çalışmaya başlayan bir işçinin işe giriş bildirgesi 10.03.2014 tarihinde ve 01.03.2014 işe başlama tarihli olarak (geriye dönük olarak) verildiğinde, idari para cezasına konu fiil, işe giriş bildirgesinin Sosyal Güvenlik Kurumuna verildiği 10.03.2014 tarihinde değil, söz konusu bildirgenin Kuruma verilmesi gereken sürenin son günü olan 28.02.2014 (işe giriş bildirgesi kural olarak en geç işçi çalışmaya başlamadan bir gün önce verilir) tarihinde işlenmiş sayılır.

İdari para cezaları ilgiliye tebliğ edilmekle tahakkuk ettiğinden (5510 sayılı Kanun md. 102/4), idari para cezasına konu fiilin tahakkuk zamanaşımına girip girmediği hususu, fiilin işlendiği tarihte geçerli olan Kanun hükümlerindeki zamanaşımı süresi dikkate alınarak belirlenecektir.

Tebliğe çıkartılacağı tarihte zamanaşımına girmiş olduğu anlaşılan idari para cezaları tebliğe çıkartılmayacağı gibi, tebliğe çıkartıldığı tarihte zamanaşımına girmemiş olmakla birlikte tebliğ edildiği tarih itibariyle zamanaşımına girmiş olan idari para cezaları da ilgili sosyal güvenlik il müdürlüğü ya da sosyal güvenlik merkezi tarafından “İdari Para Cezaları İtiraz Komisyonu” kararı ile iptal edilecektir.

30.09.2008 veya Önceki Bir Tarihte İşlenen Fiiller Yönünden Tahakkuk Zamanaşımı Süresi (5510 Sayılı Kanundan Önceki Dönemler Açısından);

  1. 09.07.1987 ila 11.05.1993 tarihleri arasında; işlenen fiillerden dolayı, bu tarihlerde konuyu düzenleyen herhangi bir yasal yasal düzenlemenin bulunmaması nedeniyle çeşitli yargı kararları uyarınca; beş yıl,
  2. 12.05.1993 ila 05.08.2003 tarihleri arasında; işlenen fiillerden dolayı 3910 sayılı Kanun uyarınca; on yıl,
  3. 06.08.2003 ila 30.09.2008 tarihleri arasında; işlenen fillerden dolayı 4958 sayılı Kanun uyarınca; beş yıl.

01.10.2008 veya Sonraki Bir Tarihte İşlenen Fiiller Yönünden Tahakkuk Zamanaşımı Süresi (5510 Sayılı Kanun Açısından);

5510 sayılı Kanunda öngörülen yükümlülüklerini yerine getirmeyenler hakkında uygulanacak olan idari para cezalarının, en geç fiilin işlendiği tarihten itibaren on yıl içinde tebliğ edilmesi gerekmektedir (5510 sayılı Kanun md. 102/7).

17.2. İdari Para Cezalarında Tahsil Zamanaşımı

İdari para cezalarının tahsilinde dikkate alınacak zamanaşımı süresi, tebliğ edilen idari para cezasının yasal ödeme süresinin son gününde geçerli olan kanun hükümlerine göre tespit edilecektir.

Yasal Ödeme Süresinin Son Günü 30.09.2008 veya Önceki Bir Tarihe Rastlayan İdari Para Cezalarının Tahsilinde Dikkate Alınacak Zamanaşımı Süresi (5510 Sayılı Kanundan Önceki Dönemler Açısından);

İdari para cezalarının ödeme süresinin sona erdiği tarihin;

  1. 07.12.1993 veya önceki bir tarihe rastlaması halinde, tahsil zamanaşımı süresi Borçlar Kanunu hükümlerine istinaden, ödeme vadesinin sona erdiği tarihi takip eden günden itibaren on yıl,
  2. 08.12.1993 ila 05.07.2004 tarihleri arasına rastlaması halinde, tahsil zamanaşımı süresi, 6183 sayılı Kanun hükümlerine istinaden, ödeme vadesinin sona erdiği tarihi takip eden takvim yılı başından itibaren beş yıl,
  3. 06.07.2004 ila 30.09.2008 tarihleri arasına rastlaması halinde, tahsil zamanaşımı süresi, Borçlar Kanunu hükümlerine istinaden, ödeme vadesinin sona erdiği tarihi takip eden günden itibaren on yıl.

Yasal Ödeme Süresinin Son Günü 01.10.2008 veya Sonraki Bir Tarihe Rastlayan İdari Para Cezalarının Tahsilinde Dikkate Alınacak Zamanaşımı Süresi (5510 Sayılı Kanun Açısından);

5510 sayılı Kanunun 102’nci maddesinin dördüncü fıkrasına göre idari para cezalarının tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde ödenmesi gerekmektedir. Yasal ödeme süresinin son günü 01.10.2008 veya sonraki bir tarihe rastlayan idari para cezalarının tahsilinde dikkate alınacak zamanaşımı süresi, 5510 sayılı Kanunun 93’üncü maddesinin ikinci fıkrasında yer alan; “Kurumun prim ve diğer alacakları ödeme süresinin dolduğu tarihi takip eden takvim yılı başından başlayarak on yıllık zamanaşımına tabidir” hükmüne istinaden, ödeme süresinin dolduğu on beşinci günü takip eden takvim yılı başından itibaren on yıl olarak dikkate alınacaktır.

17.3. Zamanaşımının Kesilmesi ve Durması

17.3.1. Zamanaşımının Kesilmesi

6183 sayılı Kanunun 103’üncü maddesinde, zamanaşımının hangi hallerde kesileceği belirtilmiştir. Kurum alacağı için zamanaşımı işlemeye başladıktan sonra bu maddede sıralanan işlemlerden en az birinin gerçekleşmesi durumunda, zamanaşımının kesilmesinde geçmiş olan süre ortadan kalkar ve kesilmenin rastladığı takvim yılını izleyen takvim yılı başından itibaren yeniden işlemeye başlar.

Zamanaşımını Kesen Haller; Ödeme, Haciz Uygulanması, Cebren Tahsil ve Takip Muameleleri Sonucunda Yapılan Tahsilat, Ödeme Emri Tebliği, Mal Bildirimi-Mal Edinme ve Mal Artmalarının Bildirilmesi, Yukarıdaki Sıralarda Gösterilen Muamelelerden Herhangi Birinin Kefile veya Yabancı Şahıs ve Kurumların Mümessillerine Tatbiki veya Bunlar Tarafından Yapılması, İhtilaflı Amme Alacaklarında Yargı Organlarınca Bozma Kararı Verilmesi, Alacağın Teminata Bağlanması, Yargı Organlarınca Yürütmenin Durdurulması Kararı Verilmesi, İki Kamu İdaresi Arasında Mevcut Bir Borç İçin Alacaklı Amme İdaresince, Borçlu Amme İdaresine Borcun Ödenmesi İçin Yazı İle Başvurulması, Amme Alacağının Özel Kanunlara Göre Ödenmek Üzere Müracaatta Bulunulması ve/veya Ödeme Planına Bağlanması.

17.3.2. Zamanaşımının Durması (İşlememesi)

Zamanaşımının işlememesi halini düzenleyen 6183 sayılı Kanunun 104’üncü maddesi hükmü uyarınca; borçlunun yabancı bir memlekette bulunması, hileli iflas etmesi, terekesinin tasfiye edilmesi gibi hakkında icra takibi yapılmasına imkan bulunmayan hallerde, tahsil zamanaşımı işlemez. Sıralanan sebepler ortadan kalktıktan sonra, duran zamanaşımı kaldığı yerden işlemeye devam eder.

Diğer taraftan, 5510 sayılı Kanunun 91 inci maddesinin dördüncü fıkrasında, “Prim borcunun ertelendiği sürede zamanaşımı işlemez ve ertelenen kısmına gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmaz.” hükmü yer almıştır. Bu durumda, prim borçlarının 5510 sayılı Kanunun 91 inci maddesine istinaden afet nedeniyle ertelenmesine karar verilmesi halinde, borçlu hakkında takip yapılamayacağından dolayı, bu süreler içinde de zamanaşımı işlemeyecektir.

Zamanaşımı süresinin kesilmesi halinde, süre yeniden tayin edilmekte; buna karşın, zamanaşımı süresinin durması ya da prim borcunun ertelenmesi halinde yeni bir süre tayin edilmeyip, zamanaşımı süresinin durduğu tarih ile işlemeye devam ettiği tarih arasındaki süre, zamanaşımı süresinin hesaplanmasında dikkate alınmamaktadır.

  1. İşverenin Ölümü Halinde İdari Para Cezaları (2012/27 sayılı SGK Genelgesi Hükümleri Çerçevesinde)

Bilindiği gibi, 6183 sayılı Kanunda idari para cezalarının amme borçlusunun ölümü halinde terkin edilip edilmeyeceği hususunda herhangi bir düzenleme yer almamaktadır. Ancak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 38’inci maddesinin altıncı fıkrasında “Ceza sorumluluğu şahsidir” hükmü yer almaktadır. Anayasanın bu hükmü ile şahısların işledikleri idari veya adli suçlara istinaden gerek adli, gerekse idari merciler tarafından verilen cezaların yalnızca o kişiye yönelik olarak infaz edilmesi gerektiği hüküm altına alınmaktadır.

Diğer taraftan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun; “Ceza sorumluluğunun şahsiliği” başlıklı 20’nci maddesinin birinci fıkrasında, “Ceza sorumluluğu şahsidir. Kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz.” “Sanığın veya hükümlünün ölümü” başlıklı 64’üncü maddesinin ikinci fıkrasında ise, “Hükümlünün ölümü, hapis ve henüz infaz edilmemiş adli para cezalarını ortadan kaldırır. Ancak, müsadereye ve yargılama giderlerine ilişkin olup ölümden önce kesinleşmiş bulunan hüküm, infaz olunur” hükmü yer almaktadır. Ayrıca, mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 96’ncı maddesinde de 5237 sayılı Kanunun 64’üncü maddesine paralel hüküm yer almakta idi.

İdari para cezalarının düzenlendiği özel kanunlarda, cezaya muhatap olan kişilerin ölümü halinde, idari para cezalarının mirası reddetmemiş mirasçılarından takip edilip edilmeyeceği yönünde ayrıca bir hüküm bulunmaması nedeniyle, Anayasanın 38’inci maddesinde yer verilen “Cezaların Şahsiliği ilkesi” ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 20’nci maddesi gereğince, bu idari para cezalarının tahsilinden vazgeçilmesi icap etmektedir. Bu bağlamda, 5510 sayılı Kanun uyarınca uygulanan idari para cezasının borçlusu olan gerçek kişi işverenin ölümü halinde, bu amme alacağının mirası reddetmemiş mirasçılarından takip edilip edilmeyeceği yönünde bir düzenleme bulunmadığından, kendisine idari para cezası uygulanan amme borçlusunun ölümü halinde, bu alacağın (borçlunun mirasçılarından takip edilmeksizin) tahsilinden vazgeçilecektir.

Buna karşın, tüzel kişilere yönelik olarak verilen idari para cezalarının tüzel kişiliğin mal varlığından tahsil edilememiş olması nedeniyle, 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takibe geçilen sorumlu tutulan ortaklar ve/veya kanuni temsilcilerin ölümü halinde, cezaya tüzel kişiliğin muhatap olması nedeniyle, mirası reddetmemiş mirasçılardan bu alacakların takibine devam edilecektir.

UYGULAMA ÖRNEKLERİ VE AÇIKLAMALAR

  1. İşe Giriş Bildirgesinden Kaynaklı İdari Para Cezası Uygulamaları ve Açıklamalar (5510 sayılı Kanun md. 102/1/a)

1.1. 1. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): 01.04.2014 salı günü işyerinde çalışmaya başlayan işçinin işe giriş bildirgesi 05.05.2014 tarihinde (30 günlük süre geçirilmiştir), 01.04.2014 işe başlama tarihli olarak Kuruma verilmiştir. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacak ve 1 asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanacaktır. 2014 yılının ilk yarısı için belirlenen asgari ücret 1071,00 TL’dir.

Ödenecek toplam tutar = 1 x Asgari Ücret = 1 x 1071,00 TL = 1071,00 TL.

Örnek (%25’lik Peşin Ödeme İndiriminin Olması): 01.04.2014 salı günü işyerinde çalışmaya başlayan işçinin işe giriş bildirgesi 05.05.2014 tarihinde, 01.04.2014 işe başlama tarihli olarak verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası, tebliğ tarihini izleyen 5. günde (ilk 15 günlük ödeme süresi içinde) ödenmiştir. Bu durumda işveren idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden yararlanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 1 x Asgari Ücret x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 1 x 1071,00 TL x 0,75 = 803,25 TL.

İşveren bu durumda 1071,00 TL yerine 803,25 TL ödeyecek ve 267,75 TL peşin ödeme indiriminden yararlanmış olacaktır. Ancak bu indirimden yararlanıldıktan sonra işverence SGK’ya itiraz edilir ya da yetkili idare mahkemesine dava açılır ve de itiraz/dava Kurum lehine sonuçlanırsa, tahsil edilmeyen 267,75 TL’lik indirim, gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte (5510 sayılı Kanun md. 89/2) işverenden tahsil edilir.

Örnek (%81,25’lik İndirimin Olması): 01.04.2014 salı günü işyerinde çalışmaya başlayan işçinin işe giriş bildirgesi 25.04.2014 tarihinde (30 gün içinde), 01.04.2014 işe başlama tarihli olarak verilmiştir. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde (ilk 15 günlük ödeme süresi içinde) ödenmiştir. Bu durumda işveren %75’lik indirimden yararlanacak ve idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden de ayrıca yararlanacaktır.

Buna göre;

Ödenecek toplam tutar = 1 x Asgari Ücret x 0,25 (%75’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¼ oranı) = 1 x 1071,00 x 0,25 = 267,75 TL.

Bu indirime ilaveten %25’lik peşin ödeme indirimi de uygulanacak ve bu kez;

Ödenecek toplam tutar = 267,75 x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 200,81

İşveren bu durumda 1071,00 TL yerine 200,81 TL ödeyecek ve 870,19 TL indirim alacaktır. Başka bir değişle alt bentte öngörülen idari para cezasının sadece %18,75’ini ödeyecektir.

1.2. 2. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince 10.04.2014 tarihinde işyerinde yapılan denetimde, işyerinde 01.04.2014 tarihinde çalışmaya başlayan ve fakat adına işe giriş bildirgesi verilmediği saptanan kayıt dışı bir çalışana rastlanmıştır. Tespit edilen hususlar işyeri durum tespit tutanağına kaydedilmiş ve akabinde de raporlanmıştır. İşveren, kendisine tebliğ edilen idari para cezasını, tebliği izleyen 40. günde ödemiştir (ilk 15 günlük ödeme süresinden sonra). Kuruma işe giriş bildirgesi verilmediği hususu Sosyal Güvenlik Denetmenlerince saptandığı için uygulanacak olan idari para cezası asgari ücretin 2 katı olacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 2 x Asgari Ücret = 2 x 1071,00 = 2142,00 TL.

Örnek (%25’lik Peşin Ödeme İndiriminin Olması): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince 10.04.2014 tarihinde işyerinde yapılan denetimde, işyerinde 01.04.2014 tarihinde çalışmaya başlayan ve fakat adına işe giriş bildirgesi verilmediği saptanan kayıt dışı bir çalışana rastlanmıştır. Tespit edilen hususlar işyeri durum tespit tutanağına kaydedilmiş ve akabinde de raporlanmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası, tebliğ tarihini izleyen 5. günde (ilk 15 gün içinde) ödenmiştir. Bu durumda işveren idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden yararlanacaktır. Buna göre;

Ödenecek toplam tutar = 2 x Asgari Ücret x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 2 x 1071,00 x 0,75 = 1606,50 TL.

  1. alt bendin uygulanmasında şartlar taşınmadığı için doğal olarak 2. fıkradaki %81,25’lik indirim uygulanmayacaktır.

1.3. 3. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince 17.01.2014 tarihinde işyerinde yapılan denetimde, işyerinde 01.01.2014 tarihinde çalışmaya başlayan ve fakat adına SGK’ya işe giriş bildirgesi verilmediği saptanan kayıt dışı bir çalışana rastlanmıştır. Tespit edilen hususlar işyeri durum tespit tutanağına kaydedilmiş ve akabinde de raporlanmıştır. Tanzim edilen rapor doğrultusunda işlem tesis edilmiş ve idari para cezası uygulanmıştır. Sosyal Güvenlik Denetmenlerince aynı işyerinde bu kez 12.06.2014 tarihinde bir denetim yapılmış ve işyerinde 15.05.2014 tarihinden beri kayıt dışı çalışan iki kişiye rastlanmıştır. Tespit edilen hususlar işyeri durum tespit tutanağına kaydedilmiş ve akabinde de raporlanmıştır. Aynı işyerinde son bir yıl içinde ikinci kez kayıt dışı çalışana rastlandığı için bu kez her bir çalışan adına ayrı ayrı olmak üzere beş asgari ücret idari para cezası uygulanacaktır. İşveren, kendisine tebliğ edilen idari para cezasını, tebliği izleyen 20. günde ödemiştir (ilk 15 günden sonra).

Ödenecek toplam tutar = 5 x Asgari Ücret x Kişi Sayısı = 5 x 1071,00 x 2 (iki kişi) = 10.710,00 TL.

Örnek (%25’lik Peşin Ödeme İndiriminin Olması): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince 17.01.2014 tarihinde işyerinde yapılan denetimde, işyerinde 01.01.2014 tarihinde çalışmaya başlayan ve fakat adına SGK’ya işe giriş bildirgesi verilmediği saptanan kayıt dışı bir çalışana rastlanmıştır. Tespit edilen hususlar işyeri durum tespit tutanağına kaydedilmiş ve akabinde de raporlanmıştır. Tanzim edilen rapor doğrultusunda işlem tesis edilmiş ve idari para cezası uygulanmıştır. Sosyal Güvenlik Denetmenlerince aynı işyerinde bu kez 12.06.2014 tarihinde bir denetim yapılmış ve işyerinde 15.05.2014 tarihinden beri kayıt dışı çalışan iki kişiye rastlanmıştır. Tespit edilen hususlar işyeri durum tespit tutanağına kaydedilmiş ve akabinde de raporlanmıştır. Aynı işyerinde son bir yıl içinde ikinci kez kayıt dışı çalışana rastlandığı için bu kez her bir çalışan adına ayrı ayrı beş asgari ücret ceza uygulanacaktır. İşveren, kendisine tebliğ edilen idari para cezasını, tebliği izleyen 3. günde ödemiştir (ilk 15 gün içinde).

Ödenecek toplam tutar = 5 x Asgari Ücret x Kişi Sayısı x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 5 x 1071,00 x 2 x 0,75 = 8.032,50 TL.

  1. alt bendin uygulanmasında şartlar taşınmadığı için doğal olarak 2. fıkradaki %81,25’lik indirim uygulanmayacaktır.
  2. alt bentle ilgili olarak vurgulanması gereken husus; bu cezanın “aynı işyeri” esas alınarak uygulanmasıdır. Aynı işyerinden kastedilen ise bir ticaret unvanı altında faaliyet gösteren işyerleri değil, ayrı ayrı sosyal güvenlik sicil numaraları alınmış her bir işyeridir. Örneğin; A Anonim Şirketine bağlı olarak aynı cadde üzerinde ve hatta karşı karşıya faaliyet gösteren ve ayrı ayrı sicil numaralarında işlem gören iki işyerinden birinde yapılan bir tespit, diğer işyerini salt ticaret unvanı aynı olmasından hareketle bağlamayacaktır. Bu iki işyerinden ilkinde ocak ayında, ikincisinde mart ayında yapılan denetimler her iki işyeri için de ilk denetim niteliğinde olacaktır. Ayrıca bu cezanın uygulanması için kayıt dışılığın, işverenin kendiliğinden bildirimi dışında Kurumca öğrenilmesi gerekmektedir. Örneğin; Sosyal Güvenlik Denetmenlerince bir işyerinde yapılan denetimde kayıt dışı çalışan tespit edilmiş ve gerekli işlemler yapılmıştır. Denetim tarihinden üç ay sonra bir çalışan için ve işverence kendiliğinden geriye dönük işe giriş bildirgesi verilmesi durumunda bu ceza uygulanmayacaktır.
  3. alt bentle ilgili olarak vurgulanması gereken diğer bir husus da son bir yıl içindeki ikinci tespitin, aynı sosyal güvenlik sicil numarasına sahip kişi için anlaşılması yanılgısıdır. 3. alt bendin girişinde açıkça “aynı işyerinden” bahsedilmiştir. Bu sebeple son bir yıl içinde aynı kişinin ikinci kez tespiti değil, son bir yıl içinde aynı işyerinde aynı ya da farklı kişilerin kayıt dışılığının tespiti gerekli ve yeterlidir.
  4. İşyeri Bildirgesinden Kaynaklı İdari Para Cezası Uygulamaları ve Açıklamalar (5510 sayılı Kanun md. 102/1/b)

2.1. 1. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): 01.04.2014 tarihinde bir işçi ile ticari faaliyetlerine başlayan ve bilanço esasına göre defter tutan bir şirket için işyeri bildirgesi 01.04.2014 tarihinde verilmesi gerekirken, 05.05.2014 tarihinde ve 01.04.2014 tarihli olarak verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacak ve 3 asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 3 x Asgari Ücret = 3 x 1071,00 TL = 3213,00 TL.

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): İstanbul’da faaliyet gösteren ve bilanço esasına göre defter tutan bir şirket, 01.04.2014 tarihinde Ankara’ya nakledilmiştir. Başka bir ile nakledilen bu şirket için 10 gün içinde işyeri bildirgesi düzenlenip verilmesi gerekirken 10.06.2014 tarihinde işyeri bildirgesi verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacak ve 3 asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 3 x Asgari Ücret = 3 x 1071,00 TL = 3213,00 TL.

Örnek (%25’lik Peşin Ödeme İndiriminin Olması): 01.04.2014 tarihinde bir işçi ile ticari faaliyetlerine başlayan ve bilanço esasına göre defter tutan bir şirket için işyeri bildirgesi 01.04.2014 tarihinde verilmesi gerekirken, 05.05.2014 tarihinde ve 01.04.2014 tarihli olarak verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi içinde). Bu durumda işveren idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden yararlanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 3 x Asgari Ücret x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 3 x 1071,00 TL x 0,75 = 2409,75 TL.

Örnek (%81,25’lik İndirimin Olması): 01.04.2014 tarihinde bir işçi ile ticari faaliyetlerine başlayan ve bilanço esasına göre defter tutan bir şirket için işyeri bildirgesi 01.04.2014 tarihinde verilmesi gerekirken, 25.04.2014 tarihinde (30 gün içinde) ve 01.04.2014 tarihli olarak verilmiştir. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi içinde). Bu durumda işveren %75’lik indirimden yararlanacak ve idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden de ayrıca yararlanacaktır.

Buna göre;

Ödenecek toplam tutar = 3 x Asgari Ücret x 0,25 (%75’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¼ oranı) = 3 x 1071,00 x 0,25 = 803,25 TL.

Bu indirime ilaveten %25’lik peşin ödeme indirimi de uygulanacak ve bu kez;

Ödenecek toplam tutar = 803,25 x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 602,44 TL.

2.2. 2. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): 01.04.2014 tarihinde bir işçi ile ticari faaliyetlerine başlayan ve işletme defteri tutan bir işyeri için, işyeri bildirgesi 01.04.2014 tarihinde verilmesi gerekirken, 05.05.2014 tarihinde ve 01.04.2014 tarihli olarak verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacak ve 2 asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 2 x Asgari Ücret = 2 x 1071,00 TL = 2142,00 TL.

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): 01.04.2014 tarihinde bir işçi ile ticari faaliyetlerine başlayan ve serbest meslek kazanç defteri tutan bir işyeri için, işyeri bildirgesi 01.04.2014 tarihinde verilmesi gerekirken, 05.05.2014 tarihinde ve 01.04.2014 tarihli olarak verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacak ve 2 asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 2 x Asgari Ücret = 2 x 1071,00 TL = 2142,00 TL.

Örnek (%25’lik Peşin Ödeme İndiriminin Olması): 01.04.2014 tarihinde bir işçi ile ticari faaliyetlerine başlayan ve işletme defteri tutan bir işyeri için işyeri bildirgesi 01.04.2014 tarihinde verilmesi gerekirken, 05.05.2014 tarihinde ve 01.04.2014 tarihli olarak verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi içinde). Bu durumda işveren idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden yararlanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 2 x Asgari Ücret x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 2 x 1071,00 TL x 0,75 = 1606,50 TL.

Örnek (%81,25’lik İndirimin Olması): 01.04.2014 tarihinde bir işçi ile ticari faaliyetlerine başlayan ve işletme defteri tutan bir işyeri için işyeri bildirgesi 01.04.2014 tarihinde verilmesi gerekirken, 25.04.2014 tarihinde (30 gün içinde) ve 01.04.2014 tarihli olarak verilmiştir. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi içinde). Bu durumda işveren %75’lik indirimden yararlanacak ve idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden de ayrıca yararlanacaktır.

Buna göre;

Ödenecek toplam tutar = 2 x Asgari Ücret x 0,25 (%75’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¼ oranı) = 2 x 1071,00 x 0,25 = 535,50 TL.

Bu indirime ilaveten %25’lik peşin ödeme indirimi de uygulanacak ve bu kez;

Ödenecek toplam tutar = 535,50 x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 401,63 TL.

2.3. 3. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): 01.04.2014 tarihinde bir işçi ile ticari faaliyetlerine başlayan ve defter tutma yükümlülüğü olmayan bir işyeri için, işyeri bildirgesi 01.04.2014 tarihinde verilmesi gerekirken, 05.05.2014 tarihinde ve 01.04.2014 tarihli olarak verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacak ve 1 asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 1 x Asgari Ücret = 1 x 1071,00 TL = 1071,00 TL.

Örnek (%25’lik Peşin Ödeme İndiriminin Olması): 01.04.2014 tarihinde bir işçi ile ticari faaliyetlerine başlayan ve defter tutma yükümlülüğü olmayan bir işyeri için, işyeri bildirgesi 01.04.2014 tarihinde verilmesi gerekirken, 05.05.2014 tarihinde ve 01.04.2014 tarihli olarak verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi içinde). Bu durumda işveren idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden yararlanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 1 x Asgari Ücret x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 1 x 1071,00 TL x 0,75 = 803,25 TL.

Örnek (%81,25’lik İndirimin Olması): 01.04.2014 tarihinde bir işçi ile ticari faaliyetlerine başlayan ve defter tutma yükümlülüğü olmayan bir işyeri için, işyeri bildirgesi 01.04.2014 tarihinde verilmesi gerekirken, 25.04.2014 tarihinde (30 gün içinde) ve 01.04.2014 tarihli olarak verilmiştir. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi içinde). Bu durumda işveren %75’lik indirimden yararlanacak ve idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden de ayrıca yararlanacaktır.

Buna göre;

Ödenecek toplam tutar = 1 x Asgari Ücret x 0,25 (%75’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¼ oranı) = 1 x 1071,00 x 0,25 = 267,75 TL.

Bu indirime ilaveten %25’lik peşin ödeme indirimi de uygulanacak ve bu kez;

Ödenecek toplam tutar = 267,75 x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 200,81 TL.

  1. Aylık Prim Hizmet Belgesinden Kaynaklı İdari Para Cezası Uygulamaları ve Açıklamalar (5510 sayılı Kanun md. 102/1/c)

3.1. 1. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Ticari faaliyetlerini 2010 yılından beri sürdüren ve Kurumda tescilli olan ve de bir işçi çalıştıran işyeri, 2014/1. dönem prim hizmet belgesini Kuruma vermemiştir. 2014 yılı Mayıs ayında, 2014/1. dönem prim hizmet belgesi işverence kendiliğinden Kuruma verilmiştir. Verilen belgeler Kurum tarafından işleme alınmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır.

Ödenecek toplam tutar = Belgedeki Kişi Sayısı x Asgari Ücretin Beşte Biri = 1 x 214,20 TL = 214,20 TL.

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Ticari faaliyetlerini 2010 yılından beri sürdüren ve Kurumda tescilli olan ve de elli işçi çalıştıran işyeri, 2014/1. dönem prim hizmet belgesini Kuruma vermemiştir. 2014 yılı Mayıs ayında, 2014/1. dönem prim hizmet belgesi işverence kendiliğinden Kuruma verilmiştir. Verilen belgeler Kurum tarafından işleme alınmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır.

Ödenecek toplam tutar = Belgedeki Kişi Sayısı x Asgari Ücretin Beşte Biri = 50 x 214,20 TL = 10710,00 TL olacaktır. Ancak alt bentteki hüküm gereğince uygulanacak olan idari para cezası aylık asgari ücretin iki katını geçemeyeceğinden dolayı;

Ödenecek olan toplam tutar = 2 x asgari ücret = 2 x 1071,00 TL = 2142 TL’dir.

Örnek (%25’lik Peşin Ödeme İndiriminin Olması): Ticari faaliyetlerini 2010 yılından beri sürdüren ve Kurumda tescilli olan ve de bir işçi çalıştıran işyeri, 2014/1. dönem prim hizmet belgesini Kuruma vermemiştir. 2014 yılı Mayıs ayında, 2014/1. dönem prim hizmet belgesi işverence kendiliğinden Kuruma verilmiştir. Verilen belgeler Kurum tarafından işleme alınmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 gün içinde) ödenmiştir. Bu durumda işveren idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden yararlanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = Belgedeki Kişi Sayısı x Asgari Ücretin Beşte Biri x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 1 x 214,20 TL x 0,75 = 160,65 TL.

3.2. 2. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Ticari faaliyetlerini 2010 yılından beri sürdüren ve Kurumda tescilli olan ve de bir işçi çalıştıran işyeri, 2014 yılı Mayıs ayında, 2014/1. dönem için ek mahiyette prim hizmet belgesini kendiliğinden Kuruma vermiştir. Verilen belgeler Kurum tarafından işleme alınmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır.

Ödenecek toplam tutar = Belgedeki Kişi Sayısı x Asgari Ücretin Sekizde Biri = 1 x 133,88 TL = 133,88 TL.

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Ticari faaliyetlerini 2010 yılından beri sürdüren ve Kurumda tescilli olan ve de elli işçi çalıştıran işyeri, 2014 yılı Mayıs ayında, 2014/1. dönem için ek mahiyette prim hizmet belgesini kendiliğinden Kuruma vermiştir. Verilen belgeler Kurum tarafından işleme alınmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır.

Ödenecek toplam tutar = Belgedeki Kişi Sayısı x Asgari Ücretin Sekizde Biri = 50 x 133,88 TL = 6694,00 TL olacaktır. Ancak alt bentteki hüküm gereğince uygulanacak olan idari para cezası aylık asgari ücretin iki katını geçemeyeceğinden dolayı;

Ödenecek olan toplam tutar = 2 x asgari ücret = 2 x 1071,00 TL = 2142 TL’dir.

Örnek (%25’lik Peşin Ödeme İndiriminin Olması): Ticari faaliyetlerini 2010 yılından beri sürdüren ve Kurumda tescilli olan ve de bir işçi çalıştıran işyeri, 2014 yılı Mayıs ayında, 2014/1. dönem için ek mahiyette prim hizmet belgesini kendiliğinden Kuruma vermiştir. Verilen belgeler Kurum tarafından işleme alınmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 gün içinde) ödenmiştir. Bu durumda işveren idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden yararlanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = Belgedeki Kişi Sayısı x Asgari Ücretin Sekizde Biri x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 1 x 133,88 TL x 0,75 = 100,41 TL.

3.3. 3. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Ticari faaliyetlerini 2010 yılından beri sürdüren ve Kurumda tescilli olan ve de bir işçi çalıştıran işyeri, 2014 yılı 1. dönem prim hizmet belgesinde, sigortalısı için eksik gün bildirmiş ve fakat dayanağı belgeyi Kuruma ibraz etmemiştir. Kurumca yapılan incelemelerde bu husus saptanmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır.

Ödenecek toplam tutar = Kişi Sayısı x Asgari Ücretin Yarısı = 1 x 535,50 TL = 535,50 TL.

Örnek (%25’lik Peşin Ödeme İndiriminin Olması): Ticari faaliyetlerini 2010 yılından beri sürdüren ve Kurumda tescilli olan ve de bir işçi çalıştıran işyeri, 2014 yılı 1. Dönem prim hizmet belgesinde sigortalısı için eksik gün bildirmiş ve fakat dayanağı belgeyi Kuruma ibraz etmemiştir. Kurumca yapılan incelemelerde bu husus saptanmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 gün içinde) ödenmiştir. Bu durumda işveren idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden yararlanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = Kişi Sayısı x Asgari Ücretin Yarısı x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı)  = 1 x 535,50 TL x 0,75 = 401,63 TL.

3.4. 4. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince, 26.05.2014 tarihinde işyerinde yapılan denetimde, 01.01.2014 tarihinden beri işyerinde kayıt dışı çalışan bir işçi tespit edilmiştir. Saptanan hususlar işyeri durum tespit tutanağına kaydedilmiş ve akabinde raporlanmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 2 x Asgari Ücret x Ay Sayısı = 2 x 1071,00 TL x 4 = 8568,00 TL.

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Yetkili iş mahkemesinde görülen hizmet tespit davasında alınan kararda; ilgili işyerinde 01.01.2014-31.05.2014 tarihlerinde kayıt dışı çalıştığı iddia edilen kişi lehine karar alınmıştır. Mahkeme kararı ilgili sosyal güvenlik merkezine gönderilmiştir. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 2 x Asgari Ücret x Ay Sayısı = 2 x 1071,00 TL x 5 (01.01.2014-31.05.2014) = 10710,00 TL.

Örnek (%25’lik Peşin Ödeme İndiriminin Olması): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince, 26.05.2014 tarihinde işyerinde yapılan denetimde, 01.01.2014 tarihinden beri işyerinde kayıt dışı çalışan bir işçi tespit edilmiştir. Saptanan hususlar işyeri durum tespit tutanağına kaydedilmiş ve akabinde raporlanmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 gün içinde) ödenmiştir. Bu durumda işveren idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden yararlanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = 2 x Asgari Ücret x Ay Sayısı x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 2 x 1071,00 TL x 4 x 0,75 = 6426,00 TL.

  1. İşyeri Defter, Kayıt ve Belgelerini İbraz Etmeme, Geç İbraz Etme ve Kayıt Belge Geçersizliğinden Kaynaklı İdari Para Cezası Uygulamaları ve Açıklamalar (5510 sayılı Kanun md. 102/1/e)

4.1. 1. 2. ve 3. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek –Defter, Kayıt ve Belgeleri İbraz Etmeme- (İndirimsiz İdari Para Cezası): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince işyerinin defter, kayıt ve belgeleri incelenmek istenmiş ve işyeri adresine tebligat gönderilerek işyeri kayıt ve belgeleri istenmiştir. Gönderilen tebligat 7201 sayılı Kanuna uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen işveren; işyeri defter, kayıt ve belgelerini incelemeye sunmamıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır. Buna göre;

Ödenecek toplam tutar (Bilanço esasına göre defter tutan işyerleri için) = 12 x Asgari Ücret = 12 x 1071 = 12852,00 TL.

Ödenecek toplam tutar (Diğer defterleri tutan işyerleri için) = 6 x Asgari Ücret = 6 x 1071 = 6426,00 TL.

Ödenecek toplam tutar (Defter tutma yükümlülüğü olmayan işyerleri için) = 3 x Asgari Ücret = 3 x 1071 = 3213,00 TL.

Örnek –Defter, Kayıt ve Belgeleri Geç İbraz Etme-  (İndirimsiz İdari Para Cezası): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince işyerinin defter, kayıt ve belgeleri incelenmek istenmiş ve işyeri adresine tebligat gönderilerek işyeri kayıt ve belgeleri istenmiştir. Gönderilen tebligat 7201 sayılı Kanuna uygun olarak 31.03.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Yasal süre 15.04.2014 tarihinde sona ermiş ancak işyeri defter, kayıt ve belgeleri 21.04.2014 tarihinde ibraz edilmiştir. İşyeri defter, kayıt ve belgeleri geç ibraz edilmiş olsa da incelenecek ve fakat geç ibrazdan dolayı yine idari para cezası uygulanacaktır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır. Buna göre;

Ödenecek toplam tutar (Bilanço esasına göre defter tutan işyerleri için) = 12 x Asgari Ücret = 12 x 1071 = 12852,00 TL.

Ödenecek toplam tutar (Diğer defterleri tutan işyerleri için) = 6 x Asgari Ücret = 6 x 1071 = 6426,00 TL.

Ödenecek toplam tutar (Defter tutma yükümlülüğü olmayan işyerleri için) = 3 x Asgari Ücret = 3 x 1071 = 3213,00 TL.

Önemli Not: İşyeri defter, kayıt ve belgelerinin geç ibraz edilmesinden dolayı idari para cezasının uygulanması durumunda, ayrıca geçersizlik cezaları uygulanmayacaktır.

Örnek –Defter, Kayıt ve Belgeleri Eksik İbraz Etme-  (İndirimsiz İdari Para Cezası): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince işyerinin defter, kayıt ve belgeleri incelenmek istenmiş ve işyeri adresine tebligat gönderilerek işyeri kayıt ve belgeleri istenmiştir. Gönderilen tebligat 7201 sayılı Kanuna uygun olarak 31.03.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. İşyeri defter, kayıt ve belgeleri 10.04.2014 tarihinde ibraz edilmiştir (yasal süresi içinde). Ancak istenen belgelerden ücret ödeme bordroları incelemeye sunulmamıştır. Eksik ibrazdan dolayı yine idari para cezası uygulanacaktır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır. Buna göre;

Ödenecek toplam tutar (Bilanço esasına göre defter tutan işyerleri için) = 12 x Asgari Ücret = 12 x 1071 = 12852,00 TL.

Ödenecek toplam tutar (Diğer defterleri tutan işyerleri için) = 6 x Asgari Ücret = 6 x 1071 = 6426,00 TL.

Ödenecek toplam tutar (Defter tutma yükümlülüğü olmayan işyerleri için) = 3 x Asgari Ücret = 3 x 1071 = 3213,00 TL.

4.1. 4. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince işyerinin defter, kayıt ve belgelerinin incelenmesinde; 2014/1. dönem için yapılan işçilik ödemelerinin işyerinin muhasebe defterine işlenmediği tespit edilmiştir. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır. Buna göre;

Ödenecek toplam tutar = Ay Sayısı x Asgari Ücretin Yarısı = 1 x 535,50 = 535,50 TL.

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince işyerinin defter, kayıt ve belgelerinin incelenmesinde; 2014 yılı Ocak ayında işyerinde kayıt dışı bir çalışan faturalardan tespit edilmiştir. İşyerinde fiilen çalışan işçinin muhasebe defterine işlenmemesinden dolayı ilgili aya ait defter kaydı geçersiz kabul edilmiştir. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır. Buna göre;

Ödenecek toplam tutar = Ay Sayısı x Asgari Ücretin Yarısı = 1 x 535,50 = 535,50 TL.

4.1. 5. Alt Bende İlişkin Uygulama Örnekleri:

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince işyerinin defter, kayıt ve belgelerinin incelenmesinde 2014/1. döneme ait ücret ödeme bordrosunda işyerinin sosyal güvenlik sicil numarasının yer almadığı saptanmıştır. Bu sebeple ücret ödeme bordrosuna şekil yönünden geçersizlik uygulanmıştır. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır. Buna göre;

Ödenecek toplam tutar = Ay Sayısı x Asgari Ücretin Yarısı = 1 x 535,50 = 535,50 TL.

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): Sosyal Güvenlik Denetmenlerince işyerinin defter, kayıt ve belgelerinin incelenmesinde; 2014 yılı Ocak ayında işyerinde kayıt dışı bir çalışan faturalardan tespit edilmiştir. İşyerinde fiilen çalışan işçinin ücret ödeme bordrolarında yer almamasından dolayı ilgili aya ait ücret ödeme bordrosu geçersiz kabul edilmiştir. İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır. Buna göre;

Ödenecek toplam tutar = Ay Sayısı x Asgari Ücretin Yarısı = 1 x 535,50 = 535,50 TL.

  1. İşten Ayrılış Bildirgesinden Kaynaklı İdari Para Cezası Uygulamaları ve Açıklamalar (5510 sayılı Kanun md. 102/1/j)

Örnek (İndirimsiz İdari Para Cezası): 31.03.2014 tarihinde işten ayrılan işçi için 30.05.2014 tarihinde işten ayrılış bildirgesi verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 25. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi geçirilmiştir). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır.

Ödenecek toplam tutar = Sigortalı Sayısı x Asgari Ücretin Onda Biri = 1 x 107,10 = 107,10 TL.

Örnek (%25’lik Peşin Ödeme İndiriminin Olması): 31.03.2014 tarihinde işten ayrılan işçi için 30.05.2014 tarihinde işten ayrılış bildirgesi verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi içinde). Bu durumda işveren herhangi bir indirimden yararlanamayacaktır. Bu durumda işveren idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden yararlanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = Sigortalı Sayısı x Asgari Ücretin Onda Biri x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 1 x 107,10 x 0,75 = 80, 33 TL.

Örnek (%81,25’lik İndirimin Olması): 31.03.2014 tarihinde işten ayrılan işçi için 25.04.2014 tarihinde işten ayrılış bildirgesi verilmiştir (30 günlük süre geçirilmiştir). İşverene tebliğ edilen idari para cezası da tebliğ tarihini izleyen 5. günde ödenmiştir (ilk 15 günlük ödeme süresi içinde). Bu durumda işveren %75’lik indirimden yararlanacak ve idari para cezasından dolayı SGK’ya itiraz etmemiş ya da yetkili idare mahkemesinde dava açmamışsa % 25’lik peşin ödeme indiriminden de ayrıca yararlanacaktır.

Ödenecek toplam tutar = Sigortalı Sayısı x Asgari Ücretin Onda Biri x 0,25 (%75’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¼ oranı) = 1 x 107,10 x 0,25 = 26, 78 TL.

Bu indirime ilaveten %25’lik peşin ödeme indirimi de uygulanacak ve bu kez;

Ödenecek toplam tutar = 26,78 x 0,75 (%25’lik indimden sonra tahsil edilecek olan ¾ oranı) = 20, 08 TL.

Not: Verilen örneklerin daha kolay anlaşılmasını teminen hesaplamalarda her ne kadar virgülden sonraki iki rakama yer verilse de 5083 sayılı Kanun md. 2 gereğince idari para cezalarının hesaplanmasında ve ödenmesinde 1,00 TL’nin altında kalan tutarlar dikkate alınmaz ve tebliğe çıkarılmaz.

2016 Yılı 5510 Sayılı Kanun İdari Para Cezaları İçin Tıklayınız

Exit mobile version