Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

Mesleki Kazancın Elde Edilmesi İçin Yapılan Giderler

Mesleki Giderler

Mesleki Kazancın Elde Edilmesi İçin Yapılan Giderler

Muharrem ÖZDEMİR
Yeminli Mali Müşavir
m.ozdemir@vdd.com.tr

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 65 inci maddesinde, “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi ve mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır” denilmiştir.

Aynı Kanunu’nun ”Mesleki Giderler” başlıklı 68’inci maddesinde, serbest meslek kazancının tespitinde hâsılattan indirilebilecek giderler 10 bent halinde sayılmış olup, 1’inci fıkrasının bir numaralı bendinde: mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderlerden bahsedilmiş ancak ayrıntılı olarak bu giderlerin hangi kalemlerden oluştuğundan söz edilmemiştir.

Kanunda serbest meslek faaliyetinin elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili giderlerin öncelikli olarak kazançtan indirilmesine imkân tanımıştır. Çünkü bu tarz giderler serbest meslek kazancının elde edilebilmesi yapılması zorunlu olmazsa olmaz giderlerdir. Diğer bir ifade ile bu tür giderlerin yapılması ile kazanç elde edilebilir. Ancak kanunda hangi giderlerin bu kapsamda ele alınması gerektiğine dair yasada açıklama yapılmamıştır.

Bu anlamda, serbest meslek faaliyetinin yürütülmesi ile ilgili doğrudan zorunluluk arz eden aşağıdaki giderler bu kapsamda değerlendirilir:

1- Çay, kahve ve meşrubat gibi giderlerin işle ilgili olması halinde, serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak kabul edileceği

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 65 inci maddesinde, “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi ve mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır” denilmiştir. Aynı Kanunun 68 maddesinin 10 uncu bendinde ise “İşle ilgili olarak şehir içi ulaşım, posta, telgraf ve odabaşı ücretleri gibi müteferrik giderler ile envantere dahil olan binek otomobillerinin giderleri ve Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanları” nın serbest meslek kazancının tespitinde indirim konusu yapılacağı hükmüne yer verilmiştir. Bu hükümlere göre, çay, kahve ve meşrubat gibi giderlerin işle ilgili olması halinde, serbest meslek kazancının tespitinde indirilecek gider olarak kabul edilmesi mümkün bulunmaktadır.[1]

2-  İsletmenin aktifinde kayıtlı bulunmayan cep telefonuna ilişkin haberleşme ücretinin gider olarak kabul edilmesi gerektiği

Cep telefonuna ilişkin haberleşme giderlerinin, cep telefonunun aktifine kayıtlı olması, serbest meslek kazancının elde edilmesi ve idamesi ile açık ve doğrudan bir bağının bulunması, yapılan işin mahiyetine uygun olması ve iş hacmi ile mütenasip bulunması halinde gider olarak indirilmesi mümkün olup, faturada gösterilen katma değer vergisinin de indirim konusu yapılması mümkündür.[2]

3- Sanatçıya ait iaşe, ikram giderlerinin gider yazılıp yazılamayacağı

193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun ”Mesleki Giderler” başlıklı 68’inci maddesinde, serbest meslek kazancının tespitinde hâsılattan indirilebilecek giderler 10 bent halinde sayılmış olup, 1’inci fıkrasının bir numaralı bendinde: mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderlerin, 2 numaralı bendinde, hizmetli ve işçilerin iş yerinde veya iş yerinin müştemilatında iaşe ve ibate giderlerinin tedavi ilaç giderlerinin sigorta primleri ve emekli aidatının, 7’nci bendinde ise mesleki faaliyetin ifası için ödenen mal ve hizmet alım bedellerinin serbest meslek kazancının tespitinde hâsılattan gider olarak indirilebileceği hüküm altına alınmıştır.

Öte yandan; Vergi Usul Kanununun ”Tevsiki zaruri olmayan kayıtlar ” başlıklı 228’inci maddesinde Aşağıdaki giderler için ispat edici kağıt aranmaz:

1-  Örf ve teamüle göre bir vesikaya istinat ettirilmesi mutat olmayan müteferrik giderler;

2-  Vesikanın teminine imkan olmayan giderler;

3-  Vergi kanunlarına göre götürü olarak tespit edilen giderler 1 ve 2 numaralı fıkralarda yazılı giderlerin gerçek miktarları üzerinden kayıtlara geçirilmesi ve miktarlarının işin genişliğine ve mahiyetine uygun bulunması şarttır.” hükmüne yer verilmiştir.

Bu durumda, şehir içi ulaşımı için belediye ve özel halk otobüslerine ödenen bedellere ilişkin fatura ve benzeri herhangi bir tevsik edici belge bulunmadığından yüklenilen katma değer vergisinin indirim konusu yapılması söz konusu olmamakla birlikte serbest meslek faaliyeti ile ilgili olması kaydıyla şehir içi ulaşımı için belediye ve özel halk otobüslerine ödenilen bedellerin KDV dahil tutarlarını Gelir Vergisi Kanunu’nun 68’inci maddesinin 1’inci bendine göre serbest meslek kazancınızın tespitinde gider olarak indirebileceği tabidir.

Öte yandan serbest meslek faaliyeti ile ilgili ve iş hacmi ile mütenasip temizlik ve ikram giderlerinin tevsik edici belgelere dayandırılması şartı ile serbest meslek kazancının tespitinde tevsik edici belgelerde yer alan KDV’nin de indirim konusu yapılacağı, Gelir Vergisi Kanununun 68’inci maddesinin 1’inci fıkrasının 2’nci bendinde sadece hizmetli ve işçilerin iş yerinde veya iş yerinin  müştemilatındaki iaşe giderlerinin serbest meslek kazancının tespitinde indirim konusu yapılacağı hüküm altına alınmış olup bu nedenle iaşe giderlerinin serbest meslek kazancınızın tespitinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmadığından iaşe giderlerine ilişkin belgelerdeki KDV’nin de indirim konusu yapılması söz konusu değildir.

4- Serbest meslek erbabının dış giyim harcamalarının, mesleki kazancının tespitinde indirim konusu yapılıp yapılamayacağı

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun “Serbest meslek kazancının tarifi” başlıklı 65 inci maddesinde; “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.” hükmü yer almıştır. Aynı Kanunun “Serbest Meslek Kazancının Tespiti” başlıklı 67 nci maddesinin birinci fıkrasında “Serbest meslek kazancı bir hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti  karşılığı olarak tahsil edilen para ve ayınlar ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten sonra kalan farktır.” hükmüne yer verilmiştir. Yine aynı Kanunun “Mesleki Giderler” başlıklı 68 inci maddesinde ise serbest meslek kazancının tespitinde hâsılattan indirilecek giderler bentler halinde sayılmış olup, maddenin birinci fıkrasının 1 numaralı bendinde, mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderlerin serbest meslek kazancının tespitinde hâsılattan indirileceği hüküm altına alınmıştır. Bu itibarla; mesleki faaliyeti genişliği ile mütenasip olarak bu faaliyetin icrasında kullanılan sanatçıya ait dış giyim harcamalarının serbest meslek kazancınızın tespitinde hâsılattan indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır. Ancak, mesleki faaliyetinizle ilgili olmayan veya diğer kişilere ait dış giyim harcamaları, mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderler kapsamında değerlendirilmediğinden indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.[3]

5- Serbest meslek erbabına ait muayenehanenin temizliği ile ilgilenenlere ödenen ücretlerden stopaj yükümlülüğü ile iş yemeği bedellerinin gider yazılıp yazılamayacağı

Ofislerde temizlik, önlüklerinin yıkanması, ütülenmesi ve benzeri işleri yapmakla görevlendirilen kişinin bir iş akdi  ile emir ve talimatları doğrultusunda çalıştırılması halinde, bu kişiye yapılan ödemelerin ücret olarak değerlendirilmesi ve söz konusu ödemeler üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılarak muhtasar beyanname ile beyan edilmesi gerekmektedir. Diğer taraftan, söz konusu hizmetlerin arızi olarak temin edilmesi ve hizmeti verenin Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin 2 numaralı bendi kapsamında esnaf muaflığından faydalanıyor olması halinde de gider pusulası düzenlenmesi suretiyle ödemede bulunulması mümkün olup, bu ödeme üzerinden anılan Kanunun 94 üncü maddesinin 13/d numaralı maddesi gereği % 10 oranında tevkifat yapılması ve muhtasar beyannameyle beyan edilmesi gerekmektedir Ayrıca, sanatçıların çeşitli  iş  yemeklerinde ödedikleri yemek bedelleri ise Gelir Vergisi Kanununun  68 inci maddesi kapsamında değerlendirilememekte olup, bu harcamaların yasal defterlerde gider olarak kaydedilmesi ve kazancınızdan indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.[4]

* 4.000 TL tutarındaki iki adet yemek faturasının serbest meslek kazanç defterine gider olarak kaydedildiği, davacının bunların dışında da yasal çerçevede kabul edilen yemek giderleri bulunduğu anlaşılmakta olup, ilgili yılda serbest meslek faaliyetiyle ilgili 119.000 TL gayrisafi hâsılat  ve 107.000 TL gider beyan eden davacının kısa aralıklarla 4.000 TL tutarında yemek giderinin bulunması iktisadi hayatın gereklerine aykırı düştüğünden söz konusu giderlerin mesleki kazancın elde edilmesi ve idamesine ilişkin olduğunun ispatı VUK’un 3 üncü maddesinde yer alan kural gereğince sanatçıya ait olduğundan, bu hususa ilişkin bir kanıt sunmayan sanatçı adına yapılan tarhiyat yerindedir.[5]

6- Serbest Meslek Erbabının Genel Giderleri karşılamak üzere kullandığı krediye ait faizin gider yazılması

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ‘Serbest Meslek Kazancının Tarifi‘ başlıklı 65 inci maddesinde, “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır”. Aynı Kanunun ‘Mesleki Giderler’ başlıklı 68 inci maddesinin birinci fıkrasının 1 inci bendinde, mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderlerin serbest meslek kazancının tespitinde hâsılattan indirileceği hüküm altına alınmıştır. Diğer taraftan, serbest meslek kazancının elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler ile kazancın elde edilmesi ve idamesi arasında bir illiyet bağının bulunması, giderlerin kazancın elde edilmesine yönelik olması ve söz konusu giderlerin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belgelendirilmesi gerekmektedir. Bu itibarla, çalıştırılan işçilerin ücretleri ve işyerinizin genel giderlerini karşılamak üzere kullandığınız banka kredisine ilişkin olarak ödemiş olduğunuz faizin, mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderler kapsamında değerlendirilerek mesleki kazancınızın tespitinde hâsılattan indirilmesi mümkündür. Ancak, söz konusu kredinin şahsi harcamalar için de kullanılması durumunda, buna ilişkin faizin gider olarak indirilemeyeceği tabiidir.[6]

7- Kredi faizinin gelir vergisi matrahından indirim konusu yapılıp yapılmayacağı

Gelir Vergisi Kanununun, “Mesleki Giderler” başlıklı 68/1.maddesinde mesleki kazancın elde edilmesi ve idame edilmesi için ödenen genel giderlerin (İkametgâhlarımın bir kısmını iş yeri olarak kullananlar, ikametgâh için ödedikleri kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer giderlerin yarısını indirebilirler. İş yeri kendi mülkü olanlar kira yerine amortismanı, ikametgâhı kendi mülkü olup bunun bir kısmını iş yeri olarak kullananlar amortismanın yarısını gider yazabilirler) serbest meslek kazancının tespitinde hâsılattan indirileceği hükmü yer almaktadır. Öte yandan, 238 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin “B” bölümünün son paragrafında; “İşletmelerin finansman temini maksadıyla bankalardan veya benzeri kredi müesseselerinden aldıkları krediler için ödedikleri faiz ve komisyon giderlerinden dönem sonu stoklarına pay vermeleri zorunlu bulunmamaktadır. Buna göre, mükellefler söz konusu ödemelerini doğrudan gider olarak kaydedebilecekleri gibi, diledikleri takdirde stokta bulunan emtiaya isabet eden kısmı maliyete dâhil edebileceklerdir.” hükmüne yer verilmiştir.  Bu nedenle, banka kredisi ile satın alınan büronun faiz giderlerini maliyete dâhil edebileceği gibi, söz konusu ödemeleri doğrudan gider olarak da kaydedebilmesi mümkün bulunmaktadır.[7]

8- Serbest meslek kazancının tespitinde kira ödemesi karşılığı alınan serbest meslek makbuzunun gider belgesi olarak kullanılıp kullanılamayacağı

İş yeri kira ödemeleri karşılığı yapılan ödemelerde karşı tarafında serbest meslek mensubu olması nedeni ile serbest meslek makbuzu düzenlenmesi ve kira ödemeleri karşılığında alınan serbest meslek makbuzlarını serbest meslek kazancınızın tespitinde indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hususu ile ilgili olarak; Bilindiği üzere; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 65. maddesinde; “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işleri işverene tabi olmaksızın, şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.” şeklinde açıklanmıştır. Yine aynı Kanunun “Vergi Tevkifatı” başlıklı 94’üncü maddesinde; “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar” hükmü yer almış olup, maddenin 5/a bendinde de “70. maddede yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığı yapılan ödemelerden” tevkifat yapılacağı hükme bağlanmıştır. Diğer taraftan; aynı Kanunun “Mesleki Giderler” başlıklı 68. maddesinin 1. bendinde; “Mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderler (İkametgâhlarının bir kısmını iş yeri olarak kullananlar, ikametgâh için ödedikleri kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer giderlerin yarısını indirebilirler. İş yeri kendi mülkü olanlar kira yerine amortismanı, ikametgâhı kendi mülkü olup bunun bir kısmını iş yeri olarak kullananlar amortismanın yarısını gider yazabilirler.) serbest meslek kazancının tespitinde hâsılat tan indirilir.” hükmü yer almaktadır. Gayrimenkulün mesken olduğu ve sahibinin serbest meslek erbabı olduğu da göz önüne alındığında kiraya verenin işletmesinin aktifine kayıtlı olmadığı için kira ödemeleri karşılığında serbest meslek makbuzunun düzenlenmemesi gerekmektedir. Bu açıklamalara göre; yapılan kira ödemelerinden 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununa göre Gelir Vergisi tevkifatı yapılması gerekmekte olup, serbest meslek kazancın tespitinde kira ödemeleri indirim konusu yapılması mümkündür.

[1] Trabzon Valiliği 19.12.2001 tarih ve 67970 sayılı Özelgesi

[2] Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı 26.08.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.16.16.01-GV-10-102-192 sayılı Özelge

[3] İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı 23.02.2012 tarih ve .07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 68-705 sayılı Özelgesi

[4] İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı 20.07.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 61-1021 sayılı Özelge)

[5] Danıştay 9. Dairesi’nin E.2005/3837, K.2006/4029 sayı ve 19.10.2006 tarihli kararı

[6] Konya Vergi Dairesi Başkanlığı 12.07.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.42.16.01-GVK-2/1661-45 sayılı Özelgesi

[7] Antalya VDB B.07.1.GİB.4.07.16.01/GVK.ÖZ.08.84 sayılı Özelgesi

Exit mobile version