Mevzuat Sözlüğü – A Harfi
Kanun, tüzük, yönetmelik, genelge, sirküler ve benzeri mevzuatlarda yer alan Arapça, Osmanlıca ve Farsça kelimelerin karşılıkları için hazırlanmıştır.
(Sürekli Güncellenmektedir)
A |
E |
F |
G |
H |
I |
İ |
K |
L |
M |
N |
O |
Ö |
P |
R |
S |
Ş |
T |
U |
V |
Y |
Z |
Avans | İcra | İzin | Rapor | Harcırah | Teşvikler | Puantaj | e-Bildirge | e-Beyan
A |
ABES | Boş işler, lüzumsuz ve amaçsız iş |
|
ACİZ | Beceriksiz, yeteneksiz, gücü yetmeyen |
|
ACZ | Beceriksizlik, yeteneksizlik, güçsüzlük |
|
ADET | Usül, gelenek, görenek, alışılmış şey, alışkanlık |
|
ADLİ | Adalete ilişkin, adaletle ilgili, |
|
AFET | Bela, büyük felaket. Deprem, su baskınları vb. |
|
ASGARİ | En az, en küçük, daha küçük |
|
AHKAM | Hüküm, hükümler, kanunlar |
|
AHLAK | Huy, insanın iyi veya kötü tavır ve hareketleri, insanın doğuştan veya daha sonra kazandığı akli ve ruhi durumu. |
|
AHZ | Alma, tutma, kabul etme, tahsil etme, tasarrufuna katma. |
|
AİDİYET | İlgililik, ait olma, birine ait olma, bağ |
|
AKAMET | Neticesizlik, sonuçsuz kalma, sonunu getirememe, kısırlık |
|
AKAR | Para getiren mülk, ev, işyeri vb. |
|
AKİM | Sonuçsuz, sonuçsuz kalma, boşuna, kısır |
|
AKLİ | Akıl ile bilinen veya bulunan şey, akılla ilgili, akla dair |
|
ALENİ | Açık olarak, meydanda, gizlemeden, gizlemeyerek |
|
ALEYH | Aleyhinde, onun hakkında, onun üzerine |
|
AMADE | Hazırlanmış, hazır durumda, hazır |
|
AMME | Kamu, devlet. Herkese ait olan, genel olan, |
|
ANANE (AN’ANE) | Adetler, gelenekler, töre. |
|
ARİYE (ARİYET) | Geri verilmek üzere alınan, Bir kimsenin geri almak üzere, karşılıksız olarak başkasının faydalanmasına terk ettiği mal. |
|
ARZETMEK | Sunmak, hürmet etmek, açıklamak. |
|
AŞİNA | Tanıdık, haberli, bilgili, yabancı olmayan, bildik. |
|
ATFEN | Birisinin adına, birisine yükleyerek. |
|
ATIL | Boş, boşta, işlemez durumda. |
|
AVDET | Dönüş, dönme, rücu etme, geri gelme |
|
AYB | Kusur, leke, utandıracak durum. |
|
AYNİYAT | Kullanılmaya veya harcanmaya elverişli olup taşınabilen ve para eden şeyler |
|
AZA | Üye, bir kuruluşa dahil olan, ait olan kimse |
|
AZAMİ | En fazla, en çok, en son kapasite |
|
AZL | Bir şeyi yerinden almak, işinden ayırmak, makamından ayırmak, görevden almak. |