Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

Fazla Çalışmanın Tanıkla Kanıtlanması – Yargıtay 9. Hukuk Dairesi Kararı E: 2015/27058

Fazla Çalışmanın Tanıkla Kanıtlanması

Yargıtay 9. Hukuk E: 2015/27058

T.C.

YARGITAY

9. Hukuk Dairesi

Esas No: 2015/27058

Karar No: 2018/23215

Tarihi: 13.12.2018

• FAZLA ÇALIŞMA VE GENEL TATİL ÜCRETİNİN TANIKLA KANITLANMASI NEDENİYLE YAPILAN %50 ORANINDA TAKTİRİ İNDİRİMİN HAKKIN ÖZÜNÜ ETKİLEYECEK DÜZEYDE FAHİŞ OLDUĞU

• İHTARLA TEMERRÜDE DÜŞÜRÜLMÜŞ OLDUĞUNDAN FAİZİN İHTAR TARİHİNDEN İTİBAREN İŞLEYECEĞİ

ÖZETİ: Tanık beyanlarıyla ispatlanan fazla mesai ve genel tatil ücreti alacaklarından karineye dayalı makul indirim (takdiri indirim) yapılması yerinde ise de yapılan %50 oranında indirim hakkın özünü etkileyecek düzeyde fahiştir. Daha makul indirim yapılmalıdır

Davacı davalıyı davadan önce 11.05.2013 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile temerrüde düşürdüğünden ve dava ve ıslah dilekçelerinde de temerrüt tarihinden itibaren faiz talep ettiğinden kıdem tazminatı dışındaki alacaklara temerrüt tarihinden faiz yürütülmesi gerekirken faiz de dava- ıslah ayrımı yapılması hatalıdır

DAVA: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

A) Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili; müvekkilinin 01.08.1999-10.02.2013 tarihleri arasında davalı işverenlikte operatör olarak çalıştığını, emeklilik nedeniyle Şile SGK’dan aldığı yazıya istinaden iş akdine son verdiğini beyanla kıdem tazminatı, ücret, asgari geçim indirimi, ücretli izin, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

B) Davalı Cevabının Özeti:

Davalı vekili, usulüne uygun yapılan tebligata rağmen davaya karşı herhangi bir beyanda bulunmadığı ve duruşmalara da iştirak etmediği ancak 20/04/2015 tarihinde dava dilekçesine karşı beyan dilekçesi özetle: dava dilekçesi ve daha sonraki aşamada yapılan tebligatlar davalı şirketin ticari sicil kayıtlarında gözüken ancak; tebligat almaya ehil hiç kimsenin bulunmadığı, kapalı vaziyette olan adrese yaptırılarak davadan ve bu ana kadar gelişen aşamalardan kesinlikle haberlerinin olmadığını, dava açıldığı tarihlerde şirket ortakları arasında hisse devirleri yapılmış, bazı ortaklar şirketten ayrılmış, bu dönemde şirketin faaliyetleri yaklaşık 1,5 ila 2 sene kadar süreyle durduğunu, yeni oluşum oluşuncaya imza yetkili kişiler belirleninceye kadar şirket faaliyetlerinde bir duraksama olduğunu, davacının iddia ettiği gibi bir ücretle çalışmadığını, asgari ücretle çalıştığını, davacının iddia ettiği şekilde bir fazla mesai yapmış olmasının söz konusu olmadığı, davacının çalışma süresi boyunca ücretlerinin tam olarak aldığını, yıllık izinlerini kullandığını ücretlerini aldığını, mazeretsiz 3 ay boyunca işyerine uğramadığını bu nedenle iş akdinin işveren tarafından haklı olarak fesh edildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

D) Temyiz:

Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.

E) Gerekçe:

1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Tanık beyanlarıyla ispatlanan fazla mesai ve genel tatil ücreti alacaklarından karineye dayalı makul indirim (takdiri indirim) yapılması yerinde ise de yapılan % 50 oranında indirim hakkın özünü etkileyecek düzeyde fahiştir. Daha makul indirim yapılmalıdır.

3- Davacının talep ettiği asgari geçim indirimi alacağı hakkında olumlu veya olumsuz karar verilmemesi HMK’nın 297. maddesine aykırıdır.

4- Davacı davalıyı davadan önce 11.05.2013 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile temerrüde düşürdüğünden ve dava ve ıslah dilekçelerinde de temerrüt tarihinden itibaren faiz talep ettiğinden kıdem tazminatı dışındaki alacaklara temerrüt tarihinden faiz yürütülmesi gerekirken faiz de dava- ıslah ayrımı yapılması hatalıdır.

F) Sonuç:

Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Exit mobile version