Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler Bülteni – Ekim-Aralık 2020

Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler Bülteni – Ekim-Aralık 2020

1 Yönetici Özeti

Küresel ekonomi 2020 yılını, son çeyrekte de devam eden korona virüs baskısı altında geçirmiştir. 2020 sonu çeyrek itibarıyla 1,8 milyon kişi Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybetmiş, hastalığa yakalanan kişi sayısı ise 84 milyon olmuştur. Söz konusu çeyrekte Kovid-19 varyantlarının tespit edilmesine, kısıtlayıcı önlemlerin tekrar uygulamaya geçmesine ve ekonomik faaliyetlerdeki iyileşmenin hız kesmesine rağmen toparlanma beklentilerin üzerinde gerçekleşmiştir. Öte yandan, hâlihazırda uygulanan aşılara erişim ve lojistik sorunlar nedeniyle aşılama sürecinin yavaş ilerlemesi, kısıtlayıcı önlemlerin kaldırılmasını geciktirmiş ve ekonomik toparlanmanın hızını sınırlandırmıştır. Bu süreçte Çin, alınan önlemlerin etkisiyle büyüme performansı olarak diğer ülkelerden pozitif ayrışmıştır. Avrupa’da yeniden uygulamaya konulan önlemler, gelişmiş AB üyesi ülkelerin hizmet sektörlerini ve ekonomisi turizme dayalı Balkan ülkelerini olumsuz etkilemiştir. ABD’de ise, seçim belirsizliğine rağmen, hanehalkına ve işletmelere verilen desteklerin son çeyrek içerisinde artması, büyüme performansındaki olumsuz görünümü bir miktar sınırlamıştır. Bununla birlikte, gelişmiş ekonomilerde devam eden destekleyici tedbirlerin küresel ekonomik toparlanmaya destek sağlaması beklenmektedir.

Bu koşullar altında, küresel büyüme oranları yukarı yönlü revize edilmiştir. IMF son tahmininde bir önceki tahminine göre 0,9 puan artışa giderek küresel ekonominin 2020 yılında yüzde 3,5 oranında daralmasını öngörmüştür. OECD ve Dünya Bankası da IMF ile benzer şekilde tahminlerini yukarı yönlü revize ederek, küresel ekonominin 2020 yılında sırasıyla yüzde -4,2 ve yüzde -4,3 oranlarında küçüleceğini tahmin etmişlerdir. Yeni aşı onayları ve tedavi olanakları sayesinde IMF, OECD ve Dünya Bankası 2021 yılı küresel büyüme hızının sırasıyla yüzde 5,5, yüzde 4,2 ve yüzde 4 olacağını tahmin etmişlerdir.

Bölgesel olarak incelendiğinde, gelişmiş ülkelerdeki parasal ve mali desteklerin devam etmesinin etkisiyle 2020 küçülme tahminleri yukarı yönlü revize edilmesi, gelişmekte olan ülkelerde ise büyüme performanslarının farklılaşması öne çıkmaktadır. Bu dönemde, Çin’in diğer gelişmekte olan ekonomilerden pozitif ayrışması beklenirken, petrol ihracatçısı olan ve turizme dayalı olan ekonomilerde ise olumsuz görünümün devam edeceği öngörülmektedir.

2020 yılının son çeyreğinde küresel ticaretin ana gündeminde; salgın, ABD ve Çin arasında yaşanan ticaret savaşları, Brexit süreci, aşı çalışmaları ve ABD Başkanlık seçimleri yer almıştır. Bununla birlikte, 2020 yılının ilk iki çeyreğinde azalan ticaret hacminin, yılın ikinci yarısında salgının etkisinden çıkmakta olduğu anlaşılmaktadır. UNCTAD verilerine göre mal ticaretinde 2020 yılı dördüncü çeyreğinde yıllık yüzde 3,2 civarında azalma beklemektedir. Dünya Ticaret Örgütü küresel mal ticaret hacminde 2020 yılında yüzde 9,2’lik azalış beklerken, 2021 yılı için yüzde 7,2’lik artış öngörmüş, IMF ise 2021 yılında küresel mal ticaretinin yaklaşık yüzde 8 oranında artacağını tahmin etmiştir.

2020 yılı başında ticaret savaşlarının temel eksenleri olan ABD ve Çin arasında “Birinci Safha Ticaret Anlaşması” imzalanmasına rağmen ”İkinci Safha” anlaşmasına yönelik yılın son çeyreğinde kuvvetli bir çaba sarf edilmemiştir. Yılın son çeyreğine damgasını vuran küresel ticari politik gelişmeler ise Çin, Japonya, Güney Kore, Yeni Zelanda ve Avustralya ile ASEAN üyesi 10 ülkenin de içinde bulunduğu dünyanın en büyük serbest ticaret anlaşmasının 2020 yılı Kasım ayında imzalanması ile Avrupa Birliği ile Birleşik Krallık arasında imzalanan Brexit Anlaşmasının sonuçlanmış olmasıdır.

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) raporuna göre; küresel işsizliğin 2020 yılının tamamında 33 milyon kişi artarak toplamda 220 milyon kişiye ulaştığı ve işsizlik oranının 1,1 yüzde puan yükselerek yüzde 6,5 oranında gerçekleştiği tahmin edilmektedir. Salgın nedeniyle çöken işgücü piyasalarının toparlanmasının zaman alması beklenmektedir.

Salgın nedeniyle gerileyen küresel talepten olumsuz etkilenen emtia fiyatları yılın son çeyreğindeki ılımlı küresel toparlanma nedeniyle salgın dönemiyle karşılaştırıldığında yukarı yönlü hareket etmiştir. Yılın son çeyreğinde hem enerji emtialarında hem de gıda fiyatlarında artış kaydedilmiştir. Buna karşın, ham petrol fiyatlarında, 2020 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre azalış kaydedilmişse de talepteki toparlanma, aşı etkisi ve kısmi arz kesintilerinin etkisiyle ham petrol fiyatları 2020 yılı Aralık ayında varil başına ortalama 50 dolar seviyesine yükselmiştir.

Küresel görünümde 2020 son dönemi itibarıyla önceki çeyreklere göre riskler belirgin düzeyde azalmış olmakla birlikte belirsizlikler mevcuttur. Reel faizler küresel düzeyde negatif seviyelerde bulunmakta ve ilave teşvik beklentileriyle bu durum riskli varlıklarda gerilimlere yol açmaktadır. Küresel hisse piyasaları virüsün yaygınlaşmasını ve mutasyon haberlerini olumsuz fiyatlarken, büyümeye yönelik iyi gelen öncü göstergelerden ve teşviklerden olumlu etkilenmektedir. Altının ons fiyatı aşağı yönlü ve dalgalı seyretmektedir. Artan stoklar ve OPEC+ ülkelerinin küresel arz fazlasını azaltacağına dair açıklamalarda bulunması ve sert geçen kış koşullarından destek bulan petrol fiyatları, salgın sonrasında görülen en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Perakende ve kurumsal yatırımcı davranışlarında görülen sert değişiklikler hisse senetlerinde ve kripto para birimlerinde keskin oynaklıklara yol açmaktadır. ABD uzun vadeli tahvil piyasalarında satış baskıları gözlenmesi kısa vadeli faiz artış beklentilerini gündeme getirmektedir. Bu durum gelişmekte olan ülke piyasalarına olumsuz yansımaktadır.

Emtia fiyatlarında genel olarak yükseliş eğilimi gözlenmekte ve enflasyon beklentileri bozulmaktadır. Mevcut aşıların yanı sıra yeni aşı onayları risk azaltıcı bir faktördür ve toparlanmayı desteklemektedir. Ancak aşı üretimi ve dağıtımında görülen aksaklıklar, aşı milliyetçiliği, aşı tedirginliği ve aşıya erişim eşitsizliği küresel düzeyde belirsizliklerin bir süre daha devam etmesini gündeme getirmektedir.

Tamamı İçin Tıklayınız

Kaynak: T.C. Cumhurbaşkanlığı

Exit mobile version