Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

3.600 Ek Gösterge Konusunda Son Durum – Mahmut ESEN, E. Mülkiye Başmüfettişi

3.600 Ek Gösterge Konusunda Son Durum

Mahmut ESEN
E. Mülkiye Başmüfettişi
mahmutesen@gmail.com

1-Kamu Görevlileri 6. Dönem Toplu Sözleşmesinde (2022-2023) yetkili konfederasyonun katkı ve katılımı ile ek gösterge çalışmasının 2022 yılında tamamlanacağına ilişkin düzenleme bulunması; Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilleri genel seçimlerinin en geç bir yıl içinde yapılacak olması, Millet İttifakına bağlı muhalefet partilerinin de konuya sahip çıkması, iktidarın vaatlerinden bu yana 4 yıla yakın bir süre geçmiş olması ve çalışanların daha fazla bekletilmesinin güçlüğü vb. nedenlerle memurlara 3.600 ek gösterge verilmesine ilişkin çalışmalar son aylarda  hız kazanmıştır.

Bu bağlamda yıllar önce başlatıldığı açıklanmış olan çalışmaların, Mayıs/ 2022 sonuna kadar bitirileceğine ilişkin haberler, ulusal  basında sıklıkla yer almaya başlamıştır.

Özellikle Sabah Gazetesinin konunun yakın takipçisi olduğu; sadece Mayıs Ayında konuya ilişkin gün aşırı, bazen aynı gün içinde birden fazla imzalı/imzasız haberlere yer verildiği, bu ay içindeki konuya ilişkin Sabah Gazetesinde yayınlanmış haberlerinin sayısının 14’ü geçtiği tespit edilmiştir.

Sabah Gazetesindeki genellikle son dakika başlığı ile verilmiş bu haberlerin; anılan gazetenin iktidara yakınlığına da vurgu yapıldıktan sonra diğer basın organlarında da alıntı suretiyle  aynen yayımlandığı, bu haberlerin daha geniş kitlelere ulaştırıldığı; memur ve emeklilerdeki beklentilerinin yükseltildiği görülmektedir.

2-Memurlara ek gösterge verilmesi teknik/ayrıntılı/girift bir konudur. Kavranması kök bilgi gerektirmektedir.

Yapılmış vaatler sırasında konunun bu yanı üzerinde yeterince durulmamış, ucu açık bırakılmıştır.

3.600 ek gösterge verilmesi halinde memur ve emeklilerinin içinde bulunduğu ekonomik zorlukların gidereceğine, personelin mali haklarında arzu edilen şekilde iyileştirmeler sağlayacağına yönelik yüksek bir algı oluşturulmuştur.

Ancak bu algı gerçeklerle örtüşmemektedir.

Zira 3.600 ek gösterge verilmesi Ekim/2008 yılı öncesinde göreve başlamış memurların aylıklarında düşmeye yol açmakta, sadece emekli aylıklarında artış sağlamaktadır.

(Nitekim 3.600 ek göstergeden dolayı aylıklarda (brüt) 141,3 TL artış olurken, ödenmesi gereken SGK primi tutarı ise (eşik değerlerin değişmesi nedeniyle) 519 TL olmaktadır.)

Ekim/2008 yılından sonra göreve başlayan memurların maaş/emekli aylıklarında ise sembolik nitelikte artışlar getirmektedir.

İstisnai haller (eşik değerlerin değişmesi) dışında salt ek gösterge artışı ile memurlarda oluşmuş beklentileri karşılamak olanağı bulunmamaktadır. Tam tersine çalışanlarda hayal kırıklığına yol açılması tehlikesi vardır.

Amaç; Ekim/2008 tarihinden önce göreve başlamış olan memur/emeklilerinin aylıklarını artırmaksa Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile emekli aylıklarında iyileştirme yapılması olanaklıdır. Bu nedenle sözü edilen olanağın öncelikle kullanılması uygun olacaktır.

Bu tarz; emekli aylıklarında eşit oranda ve toplu kısmi bir iyileştirme son olarak Kasım 2015 Seçimleri öncesinde gerçekleştirilmiştir.

Yukarıda ifade edilmiş teknik konuların kolay anlaşılması bakımından soru/cevaplar şeklindeki yazımız ekte sunulmuştur.

Basın organlarında yayınlanmış haberlerin değerlendirilmesi sırasında bu yazılar baz alınmıştır.

3- Sabah gazetesi başta olmak üzere yazılı/görsel basında kısa zaman aralığında yayınlanmış haberlerin sayısal çokluğundan da anlaşılacağı üzere konu hakkında henüz sağlıklı fikir edinilmesi kolay değildir.

Haber içeriklerinin (memurlara verilen müjdelerin) hızla değiştiği, aynı gün yayınlanmış haberlerde dahi bu konularda uyum/uyarlık olmadığı anlaşılmaktadır.

Basında konunun magazinsel yanına ağırlık verildiği, memur aylıklarında oluşacak artışlar yerine en yüksek emekli aylığı ve ikramiye artışlarındaki gerçekleşmelerin örnek olarak verildiği, bu bağlamda konunun sadece olumlu yanları üzerinde durulduğu, memurlarda yüksek beklentilere yol açacak ve kamuoyunu yanıltacak bilgilere yer verildiği görülmektedir.

Sorunu çözümlemek amacıyla oluşturulmuş özel komisyonun çalışmaları, ulaşılmış sonuçlar hakkında görevli Konfederasyon yetkililerince tek yanlı açıklamalar yapılmıştır.

Diğer yandan siyasal iktidarın ek gösterge konusunda yeterli hazırlığının/stratejisinin bulunmadığı, iyileştirme için ayrılabilecek kaynak miktarının belli olmadığı, diğer bir deyişle iktidarın da arayış içinde olduğu açıktır.

Yukarıda belirtilen güçlüklere karşın 3.600 ek göstergeye ilişkin basında yer almış son haberler; yeni olanlarına daha fazla ağırlık vermek suretiyle, kamu personeli mali mevzuatına göre emekli /deneyimli mülkiye başmüfettişi olarak tarafımdan gözden geçirilmiş, tüm olasılıklar dikkate alınarak ulaşılabilmiş bulgular kamuoyunu bilgilendirmek için aşağıya çıkarılmıştır.

3.01– Ek göstergeler konusunun memurların çoğunluğunu kapsayacak şekilde ele alındığı, bazı memurlara 3.600 ek gösterge verilmesi ile yetinilmediği anlaşılmaktadır.

Bu durum Ekim/2008 yılı öncesinde göreve başlamış memurlar ve memur emeklileri için sevindirici bir gelişmedir.

Ancak sözü edilen iyileştirmelerin ne şekilde gerçekleştirileceği hususunda yeterli; sağlam/güvenilir bir bilgi verilmemiştir.

Bununla birlikte; 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun (mülga) 70. maddesindeki emekli keseneğine (yansıtma oranına) esas ek gösterge basamakları arasında (Örneğin 2.200- 3600 rakamları arasında) yeni kademelendirmeler yapılacağı anlaşılmaktadır.

Böylelikle memurların daha az SGK primi ödenmesi (böylelikle aylıklarda oluşacak azalmaların hafifletilmesi) ve diğer yandan  daha az emeklilik aylığı (özel hizmet aylığı) bağlanmasının arzu edildiği anlaşılmaktadır.

3.02-Polis/din görevlisi/hemşirelerin ek göstergeleri 3.600 yükseltilmiş; bazı unvan sahiplerinin ek gösterge rakamları da 500- 750 puan arasında artırılmıştır.

Bilindiği üzere Öğretmenlik Temel Kanunu ile öğretmenlere 3.600 ek gösterge daha önce de verilmiştir.

Doktor/mühendis vb. bazı unvan sahiplerinin 3.600 olan ek göstergelerine dokunulmamıştır.

3.03-Basına yansıyan açıklamalardan çalışan memurlarının aylıklarının iyileştirilmesinden çok emekli memurların aylıklarının artırılmasına ağırlık verildiği anlaşılmaktadır.

Bu yüzden ek gösterge rakamlarından ziyade emeklilik kesenek oranları üzerinde durulduğu görülmektedir.

En düşük ve en yüksek emekli memur aylıklarındaki farklılığın normal/adaletli bir hale getirilmesi bakımından düşük ek gösterge alanlara daha fazla yansıtma oranı tespit edilmesi hususu göz ardı edilmiştir.

Sonuç itibarıyla basında açıklanmış düzenlemelerin halihazır şekliyle Ekim/2008 tarihinden sonra göreve başlayan memurlar olmak üzere, istisnalar dışında kalan memur ve emeklilerin çoğunluğunun beklentilerine, bu konularda oluşmuş/oluşturulmuş algılarını karşılamaya yetmeyeceği açıktır.

Zira sorunun/aylıkların yetersizliğinin kaynağı tek başına ek gösterge değildir. Ek gösterge memur aylığını oluşturan 8-10 bileşenden (unsurundan) sadece birisini oluşturmaktadır.

Diğer yandan esasen çalışanlar açısından ek gösterge eski anlam/önemini yitirmiştir. Nitekim üst düzey yöneticiler (İl valileri/ genel müdür/daire başkanları vb.) ve denetim elemanları/uzmanlar 657 sayılı DMK  bağlı olmadan farklı göstergeler üzerinden aylık almaktadır.

Belirtilen nedenlerle memur ve emeklilerin mali hakları konusuna daha kapsamlı şekilde ele alınması gerektiği anlaşılmaktadır.

EK

Soru ve Cevaplarla 3.600 Ek Gösterge Konusundaki Bilinmesi Gereken Bazı Gerçekler (Güncellenmiştir)

1-3.600 ek göstergeden yararlanma konusunda memurların göreve başlama tarihleri neden önemlidir?

Ek göstergelerin aylıklara yansıması bakımından memurların göreve başlama tarihleri çok önemlidir.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve GSS Kanunu 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla görevde olanlara T.C. Emekli Sandığı Kanunu, bu tarihten sonra göreve başlayanlar memurlara ise 5510 sayılı (yeni) Kanun hükümleri uygulanmaktadır.

Memurların emekli kesenekleri/ aylıklarının hesaplanması konusunda eski ve yeni kanun hükümleri arasında çok büyük farklar bulunmaktadır.

Bu yüzden göreve başlama tarihlerine göre, 3.600 ek gösterge artışından dolayı memurların ele geçen aylıklarında ve emekli aylık miktarlarında önemli farklar oluşmaktadır.

Konunun daha iyi anlaşılması bakımından bu durumların ayrıca incelenmesi yararlı olacaktır.

Ancak 1.10.2008 tarihinden sonra göreve başlayan memurların sayısı her yıl artmaktadır. Bu bakımdan 3.600 ek gösterge verilmesi konusunun değerlendirilmesi/genel düzenlenmesi sırasında bu hususun göz ardı edilmemesinde, ek gösterge verilmesinin zamana yayılmamasında yarar vardır.

978 bin 709 öğretmenden yarısından fazlası 1 Ekim 2008 tarihinden sonra açıktan/ilk kez kadrolu göreve atanmıştır. 3.600 ek gösterge verilmesinin bunlar açısından fazla bir önemi bulunmamaktadır.

2-3600 ek gösterge devlet memuru aylıklarında umulan/beklenilen oranda bir artış sağlar mı?

3.600 ek göstergeden dolayı öğretmen/polis memurları başta olmak üzere belirli kamu personelinin aylıklarında önemli bir artış/iyileştirme olacağı algısı yaratılmış, kamu personeli yüksek beklenti içerisine sokulmuştur.

Oysa salt ek gösterge artışı ile kamuoyunda oluşmuş bu büyük beklentiyi karşılamak olanaklı değildir.

Yaratılmış algılarla, olgular ne yazık ki örtüşmemektedir.

Bu yüzden gerçekleşmesi halinde “dağ fare doğurmuş” olacağı için özellikle çalışanlarda hayal kırıklığı oluşacaktır.

Bu durumu şimdiden öngörmek/tahmin etmek hiç de zor değildir.

Zira 3.600 ek gösterge verilmesi halinde:

– 01.10.2008 tarihinden önce göreve başlamış öğretmen/polis memurlarının aylıklarında beklendiği gibi bir artış değil aksine düşme olacaktır. Zira ek göstergeden dolayı aylıklarda (brüt) 141,3 TL artış olurken, ödenmesi gereken (eşik değer olduğu için kesenek oranı artan) SGK primi tutarı ise 519 TL olacaktır. Görüldüğü üzere SGK primi, aylık artışının da üzerinde gerçekleşmektedir.

Bu yüzden çalışanların aylıklarında (brüt) 378 TL civarında bir azalma olacaktır.

-01.10.2008 tarihinden sonra göreve başlamış olan öğretmen/ polis memurlarında ise (diğerlerine oranla daha az SGK primi ödeyecekleri için) aylıklarında sadece (brüt) 141,3 TL artış olacaktır.

Bilindiği üzere aylık hesabına esas alınan gösterge/ ek gösterge rakamlarındaki tek başına bir artış; aylık bağlama oranlarını gösteren eşik değerler halinde kalması halinde  aylıkları fazla etkilememektedir. Örneğin ek gösterge rakamının 2.200 den 3.200 çıkarılması halinde memurun aylığı (brüt) 235,5 TL artacaktır.

3- 3.600 ek gösterge emekli aylıklarında ne kadar artış sağlar?

Ek gösterge artışları özellikle Ekim 2008 tarihinden önce görevde olan memurların emekli aylıklarında önemli oranda artışa neden olmaktadır.

Esasen kamu personelinin ek gösterge artışı üzerinde durması/ısrarlı talepleri de buradan kaynaklanmaktadır.

Ancak ek gösterge artışının emekli aylıklarına yansıması çalışanların aylıklarında olduğu gibi yine göreve başlama tarihlerine göre de farklılık göstermektedir.

3.600 ek gösterge verilmesi Ekim 2008 tarihinden önce göreve başlamış öğretmen/polis memurlarının emekli aylıklarında (emekli aylığı hesaplarda eşik/basamak oluşturması nedeniyle) (25 yıllık hizmeti olanlarda) 1.157 TL (%4 ek zam dahil) artışa yol açacaktır.

Ekim 2008 tarihinden sonra göreve başlayanların emekli aylıklarında ise 3.600 ek gösterge aldıkları yıllara ilişkin olarak yalnızca 106 TL civarında artış olacaktır.

4- 3.600 ek gösterge verilmesinin kamu yönetimi ve personeli üzerindeki belli başlı olası etkileri nelerdir?

Devlet memurlarına verilecek ek göstergeleri açıklayan 657 sayılı DMK ekli Cetvel; memurların hizmet sınıfları, unvanı/aylık dereceleri, hiyerarşik yapı dikkate alınarak 1994 yılında düzenlenmiştir.

Günümüze kadar Cetvelde bazı ek/değişiklikler yapılmış olmakla birlikte yapı büyük ölçüde korunmuştur.

Yukarıdaki açıklamadan da anlaşılacağı üzere ek gösterge rakamlarının belirlenmesi sırasında sınıflar/unvanlar arasında genel bir denge gözetilmiştir. Cetvelde belli sınıflara (Eğitim öğretim/genel idare/teknik hizmetler vb.) mensup memurlara yönelik bir değişiklik yapılması halinde başlangıçta kurulmuş bu dengenin korunması, gözetilmesinde yarar vardır.

Aksi halde kamu yönetimdeki kurulu genel denge alt/üst olacaktır.

Örneğin sadece öğretmenler/polis memurları/hemşireler/din hizmetleri görevlilerine 3.600 ek gösterge verilmesi halinde anılan meslek mensupları; genel müdür yardımcısı/daire başkanları gibi üst yönetim faaliyetinde bulunanlarla aynı ek gösterge üzerinden aylık alır hale geleceklerdir.

Kadro unvanları ve hiyerarşik yapının özel bir önemi olan EGM de bile, daire başkanları ve 1.sınıf emniyet müdürleri ile polis memurları da aynı ek gösterge üzerinden aylık alacaklardır.

Eğer 1.sınıf emniyet md. dışında kalan rütbelilere yönelik ayrı bir düzenleme yapılmaz ise bunların mevcut ek göstergeleri 3.600’ün altında olduğu için polis memurları, emniyet md./amirleri/başkomiser vb. rütbesinde olanlardan daha yüksek ek göstergeye sahip olacaklardır.

Benzer durumlar sağlık hizmetleri ve din hizmetleri sınıfından aylık alanlar içinde geçerlidir.

Diğer yandan kamu personelinin %49’unu oluşturan öğretmen; emniyet mensubu, hemşire, din hizmetleri görevlisinin ek göstergelerinin 3.600 yükseltilmesine ilişkin söz verilmiştir.

03.02.2022 gün ve 7354 sayılı Öğretmenler Meslek Kanunu ile öğretmenlere 3.600 ek gösterge verilmiş, ancak uygulaması 15.01.2023 tarihine bırakılmıştır.

Vaatler sırasında ekonomik sıkıntı içinde bulunduklarından kuşku bulunmayan kamu personelinin büyük bölümünün (%51) mali haklarının göz ardı edildiği anlaşılmaktadır.

Bu suretle böyle bir sonuç arzu edilmemiş olsa dahi kamu personeli ikiye bölünmüş olmaktadır.

Bu yüzden kamu personelinin mali haklarının iyileştirilmesi yönelik vaat ve çalışmaların; personelin tümünü kapsayacak şekilde, hizmetin özelliği nedeniyle konulmuş genel dengelerin de gözeterek yapılmasında yarar vardır.

Bunun da olanaklı olduğu düşünülmektedir.

5- Sonuç olarak konuya ilişkin genel bir çözüm öneriniz var mı?

Bazı meslek mensuplarına 3.600 ek gösterge verilmesine yönelik vaatler; 2018 seçimleri sırasından, ilk önce Cumhurbaşkanı Adayı M. İNCE tarafından, daha sonra Cumhurbaşkanı R.T. ERDOĞAN tarafından da kapsamı genişletilerek gündeme getirilmiştir.

Konunun ayrıntılı olarak incelenmeden vaatlerde bulunulmuş olması, kamu personelinin teknik, ayrıntılı/girift olan bu konuda yeterli bilgiye sahip olmamasının da etkisiyle 3.600 ek gösterge verilmesi halinde kamu personelinin içinde bulunduğu ekonomik zorlukları gidereceğine, personelin mali haklarında arzu edilen şekilde iyileştirmeler sağlayacağına yönelik yüksek bir algı oluşmuştur.

Bu algının gerçeklerle bağdaşmadığı bilinmektedir. Vaatlerin gerçekleşmesi halinde ek gösterge alan ve halen çalışan meslek mensuplarında hayal kırıklığı yaratacaktır. Zira aylıklarında artış bekleyenlerin aylıklarında artış bir yana azalma olacaktır.

Üstelik 3.600 ek gösterge alamayan devlet memurlarında hoşnutsuzluk oluşacaktır.

İktidar işin güçlüğünün, doğacak olumsuzluğun farkında olduğu için bu vaadini aradan uzun süre geçtiği halde henüz yerine getirmemiştir. İktidarın bu sorunu zamana yaymak, sorunun kendiliğinden çözümlenmesini (önemsiz hale) gelmesini beklediği anlaşılmaktadır. Nitekim iktidar aynı yaklaşımını 6.Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde de göstermiştir. Ucu açık, dilek/temenni niteliğinde bir düzenleme ile  ek gösterge konusundaki çalışmaların 2022 yılında bitirilmesi kararlaştırılmıştır. Bu suretle esasen bir- iki hafta içinde bitirilebilecek bu çalışmaların yıllardır sonuçlandırılmamış olduğu gerçeğinin göz ardı edildiği anlaşılmaktadır.

Nitekim çalışmaların devam ettiği halen tamamlanamadığı görülmektedir.

Konunun genel olarak ele alınıp/çözümlenmesi gerekmektedir. Aksi halde kamu personel rejimi daha da karışacaktır.

Sorunun toptancı bir yaklaşımla ele alınması gerekmektedir. Bu amaçla kamu personel reformu yapılması, bu bağlamda 1994 yılında düzenlenmiş ek gösterge cetvelinin yeniden düzenlenmesinde yarar vardır.

Ek gösterge artışının sadece Ekim 2008 tarihinden önce göreve başlamış memurların emeklilik aylıklarında önemli bir artışa yol açtığı, özellikle bu nedenle talep edilmekte olduğu göz önüne alınarak, bu kesimin emekli aylıklarında genel bir artış sağlayan düzenleme yapılabilir. Bu tür bir vaat de bulunulabilir.

Bu amaçla 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun mülga ek 70 maddesindeki emeklilik tazminatı oranlarında bir miktar artış yapılması uygun olacaktır. Örneğin emekli aylık bağlama oranlarında 60 puanlık bir artış yapılması halinde 25 yıllık hizmeti olan kamu personelinin emekli aylığında % 4 ek ödeme dahil 1.047 TL  (3.600 ek göstergenin getirisine yakın)  bir artış sağlanmış olacaktır.

Bu artış için yasal bir düzenlemeye de ihtiyaç yoktur. Cumhurbaşkanı kararı ile bu amaca ulaşmak olanaklıdır.

Üstelik bu artış seyyanen (eşit olarak) yapılacağı için tüm kamu personelinin emekli aylıkları aynı miktar artırılmış olacaktır.

Bu yöntem Kasım 2015 Seçimleri öncesinde de tazminat oranlarında 15 puanlık artış şeklinde uygulanmıştır.

Bu suretle 3.600 ek gösterge verilmesine ilişkin talep daha rasyonel/köklü biçimde karşılanmış, amaç hasıl olmuş olacaktır.

Exit mobile version