Site icon Alomaliye.com Güncel Mevzuat, Muhasebe, Ekonomi, Vergi, SGK Haberleri

Memur Yazılı İkaz Edilebilir mi? Fatih Rüştü TAŞKIN, SGK Müfettişi

Devlet memurlarının alabileceği disiplin cezaları 657 sayılı Kanunun 125 inci maddesinde açıklanmıştır. Burada 5 temel disiplin cezası sıralanmıştır.

Fatih Rüştü TAŞKIN
SGK Müfettişi
fatihrustutaskin33@gmail.com

1. 5 Temel Disiplin Cezası İçinde Geçmiyor

Devlet memurlarının alabileceği disiplin cezaları 657 sayılı Kanunun 125 inci maddesinde açıklanmıştır. Burada 5 temel disiplin cezası sıralanmıştır. Bunlar uyarma, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması ve devlet memurluğundan çıkarma cezalarıdır. Ancak uygulamada memur disiplin soruşturmalarında memurlara sıklıkla “yazılı ikaz” veya “disiplin cezası yerine geçmeyecek şekilde yazılı uyarılması” şeklinde yazılı idari işlem uygulanmaktadır.

2. Personel Özlük Dosyasından Hiç Silinmiyor

Memurlara uygulanan uyarma ve kınama cezaları 5 yıl sonra, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ise 10 yıl sonra memurların personel özlük dosyasından siliniyor. Ancak memur hakkında uygulanan “yazılı ikaz” personel özlük dosyalarından silinmemektedir. 1998 yılında memuriyete başlayıp 1999 yılında “yazılı ikaz” alan ve bu yazılı ikazı personel özlük dosyasına işlenen 26 yıllık bir memurun personel dosyasında halen bu yazılı ikaz yazısı muhafaza edilmektedir.

3. Yazılı İkaz Memur Hakkında Olumsuz Kanaate Yol Açabiliyor

Memurların personel özlük dosyalarında süresiz olarak muhafaza edilen yazılı ikazlar, dönem dönem personel özlük dosyalarını “karıştıran” yöneticilerce veya yetkililerce görüldüğünde, örneğin memurun terfisi yapılacakken olumsuz kanaate dayanak olabilmektedir. Olumsuz kanaate dayanak olabilen diğer disiplin cezaları 5 veya 10 yıl sonra özlük dosyasından silinirken sürekli dosyada bulunan yazılı ikazlar memurlara sürekli bir “olumsuz sebep” olabilmektedir. Bu durum tarafımızca hakkaniyete uymamaktadır. Sırf özlük dosyasında olumsuz bir durum oluşturmak niyetiyle yazılı ikaz mümkün olabilmektedir.

4. Yazılı İkazın İdari Hukukunda Yeri Yoktur

Yazılı ikaz tamamen idari işlemlerdeki pratikte “fiilen gelişen” bir uygulama haline gelmiştir. 657 sayılı Kanunda veya başkaca bir mevzuatta “yazılı ikaz” veya “disiplin cezası yerine geçmemek üzere yazılı uyarma” şeklinde bir terim veya hüküm bulunmamaktadır. İdari hukukunun temel ilkelerinden biri “kanuni idare ilkesi” olup idari işlemlerde kanuna aykırılık olmamasına dikkat edilmelidir. Ayrıca yine idari hukukunda “hukuki öngörülebilirlik ilkesi” ve “hukuk devleti ilkesi” bulunmakta olup buna göre idarenin keyfi işlem tesis edemeyeceği de açıktır. Memura verilebilecek en az ceza uyarma cezasıdır ve bunun bir altı “yazılı ikaz” değildir, uyarma cezasının bir alt cezası yoktur.

5. Yazılı İkaz İdari Davaya Konu Olabilecek Kesin ve Bir İdari İşlemdir

Yazılı ikaz her ne kadar bir disiplin cezası olmasa da ortada tarih sayı alınmış bir evrak bulunmakta, yani hukuki değeri olan bir evrak var edilmektedir. Yine bu evrak imzalanıp memura tebliğ edilip özlük dosyasına takılmaktadır. Dolayısıyla yazılı ikaz idari davaya konu edilebilmektedir. Kısaca yazılı ikazın idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olduğu açıktır.

6. Sözlü İkaz Olabilir

Buraya kadar yazılı ikazın genel olarak hukuka aykırılıklarından bahsedilmiştir. Ancak bir de sözlü ikaz bulunmaktadır. İdareciler, üst amir konumundakiler her zaman, gerekli durumlarda memurlara sözlü ikazlarda bulunabilirler. Zaten sözlü ikazların personel özlük dosyasına işlenmesi gibi bir durum da söz konusu değildir.

[vc_row][vc_column][vc_message message_box_color=”juicy_pink”]
Bu makalenin tüm hakları www.alomaliye.com’a aittir. İktibas belirtilmeden ve linkimiz verilmeden (kaynak belirtilmeden) tamamı ya da bir kısmı herhangi bir ortamda (yazılı-görsel-işitsel-sanal-bulut-eğitim vb. ortamlar) kullanılamaz. Aksi  kullanımlarda gerekli yasal işlemler yapılır.
[/vc_message][vc_column_text]

Exit mobile version