Engin GÜL
SMMM
smmmengingull@gmail.com
[vc_row][vc_column][vc_message message_box_color=”success”]
ÖZET:
Bilirkişilik, tek başına uzmanlık bilgisiyle yürütülebilecek bir faaliyet olmaktan çıkmış; raporların yargılamayı doğrudan etkilediği, hata payının çok düşük olduğu yüksek sorumluluklu bir alana dönüşmüştür. UYAP merkezli dijitalleşme, artan dosya hacmi ve hız beklentisi bireysel kapasite sınırlarını görünür kılarken; tecrübeli bilirkişilerin yaşa bağlı fiziki kısıtları ve genç uzmanların rapor pratiği eksikliği “nesiller arası denge” sorununu büyütmektedir. Evde dosya inceleme pratiği ise gizlilik, arşiv ve yaşam kalitesi açısından ciddi riskler üretmektedir. Bu tablo içinde tüzel bilirkişilik, deneyimi kurumsal hafızada tutan, iş yükünü ekip temelli yöneten, güvenli çalışma ortamı ve teknolojik altyapı sağlayan, hata riskini sistemsel biçimde kontrol eden zorunlu bir yapısal ihtiyaç olarak öne çıkmaktadır.
[/vc_message][vc_column_text]
Bilirkişilikte deneyim, bireysel kapasite sınırları ve UYAP merkezli dijital dönüşüm birlikte değerlendirildiğinde, tüzel bilirkişilik bir tercih değil; sistemin doğurduğu zorunlu bir ihtiyaç haline gelmiştir.
Bilirkişilik, yalnızca mevzuat bilgisiyle ya da bir alanda uzman olunmasıyla tek başına yürütülebilecek bir faaliyet değildir. Uzman olunan alanlar üzerinden hazırlanan bilirkişi raporları, hata kaldırmayan ve çoğu zaman telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurur. Birçok dosyada yargılamanın yönü doğrudan bilirkişi raporlarıyla belirlenmektedir. Bu nedenle bilirkişilik faaliyetinin bireysel değil, yapısal bir zemine oturtulması kaçınılmazdır.
Bilirkişilikte Deneyim ve İş Gücü Gerçeği
Uzun yıllar bilirkişilik yapanların vücut fonksiyonlarında yaşa bağlı doğal gerilemeler yaşanmakta; aynı zamanda hızla gelişen teknoloji ve UYAP altyapısına uyum giderek zorlaşmaktadır. Elleri titreyen, gözleri zayıflayan, uzun süre masa başında rapor yazmakta zorlanan; buna karşın tecrübeleri son derece kıymetli olan bir kesim mevcuttur. Bu gerçeği göz ardı etmek mümkün değildir.
Öte yandan, rapor yazma pratiği olmayan, rapor dili, dispozisyonu ve sonuç–gerekçe dengesini uygulama içinde öğrenmemiş genç uzmanlar da bilirkişilikten çekinmektedir. Çünkü bilirkişilik, teorik bilgi kadar refleks, sezgi ve deneyim gerektirir.
Takip talebinin kapsamı, faiz sınırları, takip–dava–ödeme ilişkisinin zamanlaması, rapor dili ve değerlendirme dengesi gibi hususlar yalnızca mevzuat bilgisiyle kavranamaz. Bu alanlarda belirleyici olan unsur deneyimdir.
Bugün bilirkişi listelerine giren birçok uzman, bu deneyim birikimi oluşmadan görevlendirilmektedir. Bu durum bireysel bir yetersizlikten değil; deneyimin aktarılacağı, korunacağı ve üretileceği kurumsal bir yapının eksikliğinden kaynaklanmaktadır.
Nesiller Arası Denge Sorunu
Mevcut sistemde iki gerçeklik aynı anda mevcuttur:
- Genç uzmanlar, teknolojiye ve UYAP sistemine hâkimdir, fiziki olarak elverişlidir; ancak dosya refleksi ve rapor pratiği zamanla kazanılmaktadır.
- Tecrübeli uzmanlar, yüksek deneyime sahiptir; ancak yaşın getirdiği fiziki sınırlamalar ve dijital uyum sorunları ciddi zorluklar doğurmaktadır.
Adalet Bakanlığı, tecrübeli uzmanların bilirkişi listelerinden bir anda sistem dışına itilmesini istememektedir. Çünkü deneyim kısa sürede ikame edilemez.
Evde Bilirkişilik Gerçeği
Mevcut uygulamada, bilirkişi listesinde yer alan birçok uzmanın dosyaları ev ortamında incelediği bilinmektedir. Zamanla olağanlaşan bu durum ciddi riskler barındırmaktadır:
- Dosya güvenliği ve gizlilik sorunları
- Dosya kaybı ihtimali
- Sağlıksız arşiv koşulları
- Ev ortamının fiilen işyeri haline gelmesi
- Bilirkişinin sosyal ve aile yaşamının zarar görmesi
Bilirkişilik faaliyeti, ev ortamında yürütülebilecek bir iş değildir. Kontrollü, denetlenebilir ve kurumsal çalışma alanları bu faaliyet için zorunludur.
UYAP Merkezli Dönüşüm
Adalet Bakanlığı, dijital dönüşümle birlikte bilirkişilik faaliyetini UYAP merkezli bir yapıya taşımıştır. Artan dosya sayısı, hız beklentisi ve dijital süreçler bireysel kapasitenin sınırlarını aşmakta; hata riskini artırmaktadır. Bu dönüşüm artık bir tercih değil, zorunluluktur.
Sonuç
Tüm bu unsurlar birlikte değerlendirildiğinde ortaya çıkan gerçek açıktır:
Tüzel bilirkişilik bir ihtiyaçtır.
Tüzel yapı sayesinde:
- Deneyim bireylerde kaybolmaz, kurumsal hafızada korunur
- Tecrübeli uzmanların sistem içinde kalma süresi uzar
- Bilirkişi listesinde olan uzmanlar yalnız çalışmaz
- Dosyalar ev ortamına taşınmaz
- Teknolojik altyapı kurumsal düzeyde sağlanır
- UYAP yükü bireylerin değil, kurumların kapasitesiyle karşılanır
- Hata riski kişisel değil, sistemsel olarak yönetilir
Tüzel bilirkişilik, mevcut sistemin zorunlu kıldığı yapısal bir dönüşümdür.
Bireysel çabalarla değil, kurumsal sorumluluk ve ortak akılla sürdürülebilir.
[vc_row][vc_column][vc_message message_box_color=”orange”]
FAQ – Sık Sorulan Sorular
1) Tüzel bilirkişilik neden “tercih” değil “zorunluluk” olarak görülüyor?
Çünkü UYAP’la artan dijital süreçler, dosya sayısı ve hız beklentisi bireysel kapasiteyi aşıyor; hata riski büyüyor. Kurumsal yapı iş yükünü paylaştırıp kaliteyi standardize edebiliyor.
2) Bilirkişilikte deneyim neden belirleyici?
Takip-faiz-zamanlama ilişkisi, rapor dili, sonuç–gerekçe dengesi ve dosya refleksi gibi alanlar yalnız mevzuat bilgisiyle değil, pratik ve tecrübeyle oluşuyor.
3) Genç uzmanlar neden bilirkişilikten çekinebiliyor?
Teknolojiye hâkim olsalar da rapor yazım pratiği, dispozisyon ve değerlendirme dengesi zamanla öğrenildiği için sorumluluk ve hata riski kaygısı oluşabiliyor.
4) Tecrübeli bilirkişilerin sistemde kalması neden önemli?
Deneyim kısa sürede ikame edilemez. Ancak yaşa bağlı fiziki sınırlamalar ve dijital uyum güçlükleri bireysel çalışma modelini zorlaştırıyor; bu noktada ekip ve kurumsal destek kritik.
5) Evde bilirkişilik hangi riskleri doğurur?
Gizlilik ve veri güvenliği zafiyetleri, dosya kaybı, sağlıksız arşiv koşulları, denetlenebilirliğin azalması ve evin fiilen işyeri haline gelmesi gibi riskler doğurur.
6) Tüzel bilirkişilik hangi faydaları sağlar?
Kurumsal hafıza ile deneyimi korur, ekip çalışmasıyla kaliteyi artırır, güvenli çalışma alanı ve teknolojik altyapı sağlar, UYAP yükünü kurum kapasitesiyle yönetir ve hata riskini sistemsel olarak kontrol eder.
[/vc_message][vc_column_text]
[vc_row][vc_column][vc_message message_box_color=”success”] Sorumluluk Beyanı ve Hukuki Haklarımız [/vc_message][vc_column_text]
