Özlü Sanayi Üretimi Beklentinin Üzerinde Arttı
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, bugün açıklanan sanayi üretim verilerinin, ekonomik büyümenin Orta Vadeli Program öngörüleri ile uyumlu hareket ettiğini gösterdiğini belirterek, “Sanayimiz, 15 Temmuz gibi ciddi bir hadisenin etkilerinden sadece bir ay içinde sıyrılmayı başardı.” ifadesini kullandı.
Özlü, yaptığı yazılı açıklamada, ağustos ayına ilişkin sanayi üretim endeksi verilerini değerlendirerek, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretiminin bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 2,2 arttığını anımsattı.
Sanayi üretiminin, temmuzda yaşanan düşüşün ardından tekrar normale döndüğünün altını çizen Özlü, “Sanayimiz, 15 Temmuz gibi ciddi bir hadisenin etkilerinden sadece bir ay içinde sıyrılmayı başarmıştır. Aylık bazda değişimlere bakıldığında sanayi üretimindeki artış beklentilerin üzerinde gerçekleşmiştir. Özellikle sermaye malları ve dayanıklı tüketim malları üretimindeki ciddi artış, ekonomiye olan güvenin tekrar arttığının somut ve açık bir göstergesidir.” değerlendirmesinde bulundu.
Özlü, Avrupa Birliği’ndeki ihracat pazarlarında yaşanan gelişmelerin dayanıklı tüketim malları üretimindeki artışa olumlu etkisi olduğuna değinerek, bugün açıklanan sanayi üretim verilerinin ekonomik büyümenin Orta Vadeli Program öngörüleri ile uyumlu hareket ettiğini gösterdiğini belirtti.
Özellikle yaşanan başarısız darbe girişimi, çevre ülkelerdeki karışıklıklar ile turizm sektöründeki sorunların büyüme hızını biraz yavaşlattığına dikkati çeken Özlü, üçüncü çeyreğin son ayı olan eylüle ait öncü göstergelerin, normalleşmenin hızla devam ettiğine ve ekonomik büyümeye yönelik olumlu sinyaller geldiğine işaret ettiğini bildirdi.
Özlü, dördüncü çeyrek itibarıyla büyümenin tekrar hız kazanacağının altını çizerek, şunları kaydetti:
“Dördüncü çeyrekte, üretimdeki artış devam edecek ve sanayi sektörü ülke büyümesine katkıda bulunacaktır. Türkiye sanayisi bu başarıyı dünyada küresel faiz oranlarının artırılmasının konuşulmaya başlandığı, çevre ülkelerde karışıklığın arttığı, petrol fiyatlarının yukarı yönlü hareket etmeye başladığı, Brexit gibi dünya ticaret çevrelerinde yapısal değişikliğe gidildiği bir dönemde yakalayacaktır. Türkiye dinamik, güçlü ve yatırımcıya bir çok fırsat sunan bir ekonomik yapıya sahiptir. Gelebilecek iç ve dış şoklara karşı dayanıklıdır. Kamunun bütçe ve borç dinamikleri çok güçlüdür. Darbe girişimine, terör saldırıların, dünya ekonomisindeki birçok olumsuz gelişmeye rağmen, yapısal reformları birer birer hayata geçiriyoruz. Özel sektörümüz iç pazardaki gelişmelerin de etkisiyle büyümeye devam ediyor. Toparlanmaya başlayan ihracat pazarlarımız, özel sektörün büyümesinin önünü açıyor. Tüm bu nedenlerle Türkiye, uluslararası derecelendirme kuruluşlarının notu ne olursa olsun, sermaye çekmeye devam etmektedir. Türkiye’ye dönük olumsuz haberlere ve not düşürmelere rağmen Türkiye’ye gelen sermayedeki artış bu kuruluşlara verilen en iyi cevaptır.”